“Hiç kimse zor durumda değil”miş
Ordu (A.A) - 11.03.2009 - Adem Kadam bildiriyor AKP Genel Başkanı, Başbakan Erdoğan, “büyük işverenlerin, bankaların zor durumda” olduğunun söylendiğini ifade ederek, “Hiç kimse zor durumda değil kardeşlerim. Gerçekler başka, bakmayın. Bunlar alışmışlar hükümetleri köşeye sıkıştırarak oralardan nemalanmaya. Tabii şimdi diyorlar ki IMF ile anlaşsınlar da bu para gelsin, bankalara servis yapılsın” dedi.
Güngör URAS / MİLLİYET
Türkiye ve Ordu’nun, büyüklüğüne yaraşır bir karar vereceğini, “İstikrara, ekonomik kalkınmaya devam” diyeceğini belirten Erdoğan, “İşimiz hizmet, gücümüz millet. Mesele bu” diye konuştu.
Uzmanlık alanlarının belediyecilik olduğunu ifade eden Erdoğan, “Takım oyunu gibidir. Yerelde güçlü olacaksın, merkezde güçlü olacaksın. Ne kadar güçlü olursan inanıyorum ki hizmet o kadar da farklı olacaktır” ifadesini kullandı.
Sayın Erdoğan ya yanlış değerlemeler yapıyor, ya da bilerek gerçeği çarpıtıyor...
İşverensiz ekonomi olmaz
Eğer Türkiye’de ekonomik sistemi değiştireceksek, yeni bir devletleştirme hareketiyle belli büyüklüğün üzerindeki tüm özel sektör işletmelerine ve de tüm bankalara devlet el koyacaksak, Sayın Erdoğan doğru yolda yürümektedir. Özel sektörde büyük işverenlere, bankalara ihtiyaç yoktur. Bunların zorda olup olmaması hiçbir anlam ifade etmez.
Yok, eğer Türkiye’de serbest piyasa ekonomisi devam edecekse, bu durumda da büyük işverenler ve bankalar olmadan hiçbir şey olmaz. Olamaz. Çünkü bunlar olmadan devlet para bulamaz. Merkezde de, yerelde de güçlü olamaz. Sayın Erdoğan da, belediyeler de hiçbir hizmet yapamaz. Sokaklar işsiz ve aç insanlarla dolar.
Müteşebbisler yatırım yapacak, fabrika kuracak, insanlara iş verecek, üretim yapacak ki, gelir ortaya çıksın. Hem insanlar hem ülke zenginleşsin. Bu gelirin bir bölümü doğrudan veya dolaylı olarak vergi şeklinde toplansın. Toplanan vergilerle hükümet millete hizmet götürsün, belediyelere para aktarsın. Belediyeler iş yapsın.
İşte bu nedenledir ki (kapitalist düzenin hâkim olduğu) her ülkede hükümet sorumluları, işadamlarının, sanayicilerin, esnafın, çiftçinin daha çok para kazanmalarını, daha çok vergi vermelerini teşvik ederler.
Devlet vergi alamayacak
Altı ay önce 1.25 TL olan dolar şimdilerde 1.75 TL. Döviz borcu olan büyük sanayi kuruluşlarının, bankaların döviz borçları durduğu yerde yüzde 40 oranında arttı. Sanayi tesislerinde ihracat durdu. İç piyasa daraldı. Sanayi üretiminde en az yüzde 25 daralma var. Özellikle otomotiv, demir-çelik, çimento, tekstil sanayii tesisleri ile inşaat sektörü büyük sarsıntı geçiriyor.
Üretimi gerileyen, işleri küçülen ve döviz riskleri artan şirketlerin güçlükleri yakında bankalara yansıyacak. Büyük işverenler, bankalar önümüzdeki dönemler daha az vergi ödeyecek.
Sayın Erdoğan bu ülkenin Başbakanı. Büyük işverenler, bankalar bu ülkenin işverenleri ve bankaları. Sayın Erdoğan, ekonominin ana kuruluşlarını bir genellemeyle itham ediyor. ”Nemalanmak için yalan beyanda bulunmak” ile suçluyor. Bir başbakanın ekonomiyi sırtlayan, taşıyan işveren kesimi ile bankacılık sektörünü böyle bir genellemeyle karalaması yanlıştır.
Özür: Dün bu sütunda yayımlanan Cari Açık (Döviz Açığı) tablosunda büyük bir yanlışım var. 2009 Ocak ayında 291 milyon dolarlık fazla rakamının yanına (-) işareti koydum. Ve de fazlalık yerine açıktan söz ettim. Özür dilerim. En çarpıcı doğrular bile bu şekilde ters ifade edilebiliyormuş. Daha dikkatli olacağım.
