Atatürk`ün vasiyetine talan
Atatürk Orman Çiftliği`nin, Atatürk`ün vasiyetine aykırı olarak 14.5 bin dekarlık bölümünün satıldığı açıklandı
RADİKAL - ANKARA - Atatürk Orman Çiftliği`nin (AOÇ) 1937`de 55 bin dekar olan arazisinin 33 bin dekara düştüğü, arazilerin 14 bin 500 dekarlık bölümünün yasayla başta kamu kurumları olmak üzere çeşitli kuruluşlara satıldığı veya tahsis edildiği belirtildi. AKP`li Hamza Albayrak, Atatürk`ün vasiyetine aykırı olarak, arazilerin talan edilmesine yol açan 5659 Sayılı Yasa`nın değiştirilmesini istedi. TBMM KİT Komisyonu`nda AOÇ`nin 2001-2002 yılı hesap ve faaliyetlerinin denetimi sırasında bilgi veren AOÇ Müdürü Hasan Güldaş, 1950`de çıkarılan 5659 Sayılı Yasa`dan sonra 18 bin 767 dekar arazinin çeşitli kişi, kurum ve kuruluşlara muhtelif tarihlerde çıkarılan kanunlarla verildiğini kaydetti.
Güldaş, AOÇ`nin 33.5 bin dekar arazisi kaldığını, bunun 4 bin 772 dekarının MİT, Türkiye Jokey Kulübü, Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü ve Telekom başta olmak üzere bazı kuruluşlara kiraya verildiğini anlattı.
AOÇ arazisindeki Marmara Oteli`ni, `Çiftliğin bağrına sokulmuş hançer` olarak nitelendiren Güldaş, işgal edilen arazilerini geri almak için büyük mücadele verdiklerini söyledi. Komisyon`da söz alan AKP`li Hamza Albayrak, 1950`de çıkarılan 5659 Sayılı Yasa`nın Atatürk`ün vasiyetine ihanet olduğunu açıkladı.
Albayrak, yasa yüzünden Çiftlik arazilerinin önemli bölümünün yasal, geri kalan kısmının da yasadışı talan edildiğini belirtti. Öte yandan Güldaş, AOÇ`ye yeni bir çehre kazandırmak için yarışma açtıklarını, bu çerçevede hazırlanacak projeyle, içinde suni gölet, yürüyüş parkurları olan geniş bir alan yaratacaklarını aktardı.
`Hilesiz gıda üretsin`
Komisyon Başkanı Nurettin Canikli, AOÇ`nin, Atatürk`ün vasiyetinde belirtildiği gibi, hilesiz, katkısız gıda üretimine öncülük etme görevini sürdürmesini istedi. Canikli, dışarıda üretilen ürünlerin AOÇ damgasıyla satılmaması gerektiğini ifade etti. AOÇ Müdürü Güldaş da bu yorum üzerine şehir içerisinde arı üretimi mümkün olmadığı için sadece ballarda bu durumun söz konusu olduğunu, balı, sözleşmeli üreticilerden aldıklarını, diğer tüm ürünlerinin tamamen kendi üretimleri olduğunu açıkladı.