``Toplumsal kesimin desteği önemli``
Başbakan Erdoğan, uygulanmakta olan ekonomik programın titizlikle sürdürülmesinde, toplumsal kesimlerin desteğinin büyük önem taşıdığını söyledi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, uygulanmakta olan ekonomik programın titizlikle sürdürülmesinde, toplumsal kesimlerin desteğinin büyük önem taşıdığını söyledi.Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın başkanlığı`nda toplandı.
Başbakan Erdoğan, Başbakanlık Merkez binadaki toplantının açılışında yaptığı konuşmada, ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi, AB`ye üyelik sürecinde yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Başbakan, ekonomideki büyüme ve sanayi üretimindeki gelişmelerin, enflasyonda tedrici düşüşün yaşandığı bir dönemde sağlanmış olmasının, önümüzdeki dönemde makro büyüklüklerin orta vadeli denge değerlerine ulaşacağı beklentisini güçlendirmekte olduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, ekonomideki büyüme sürecinin devam ettiğini, 2001 yılında yüzde 9.5 küçülen, 2002 yılının son üç çeyreğinde oldukça yüksek büyüme gösteren Gayrı Safi Milli Hasıla`nın, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7.4`lük artış göstererek, bu eğilimini sürdürdüğünü bildirdi.
Ayrıca ilk 5 aylık dönemde toplam sanayi üretiminin ortalama olarak bir önceki yılın dönemine göre, yüzde 6.7`lik bir artış sağlamış olmasının ``olumlu işaretler`` olarak algılandığına dikkati çeken Başbakan Erdoğan, ``bu gelişmelerin enflasyonda tedrici düşüşün yaşandığı bir dönemde sağlanmış olması önümüzdeki dönemde makro büyüklüklerin orta vadeli denge değerlerine ulaşacağı beklentisini güçlendirmektedir`` dedi. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİ
``Uygulanmakta olan programda üzerinde büyük hassasiyetle durulan, Türkiye`nin uzun dönemli sorunu olan enflasyonun düşürülmesi amacı, giderek daha büyük ölçüde gerçekleşmektedir. 2002 yılı başında yüzde 73.2 olan 12 aylık TÜFE artış hızı, hızlı bir düşüş eğilimine giderek yüzde 30`lar seviyesine gerilemiş ve 2003 yılı Haziran ayında yüzde 29.8 olarak gerçekleşmiştir.
Ekonomide iç talebin önemli bir göstergesi olan dayanıklı tüketim malları satışları yüksek artış hızını sürdürmekte, otomobil satışları önemli bir sıçrama göstermiş bulunmaktadır. 2001 yılının başından itibaren önemli ölçüde azalma gösteren özel sermaye, sabit sermaye yatırımları 2002 yılının 4. ve 2003 yılının 1. çeyreğinde yüzde 20 dolayında artış göstermiş bulunmaktadır.``
Yatırım malı ithalatının da 2003 yılı Ocak-Mayıs döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23.7 artış gösterdiğine işaret eden Başbakan Erdoğan, ``ayrıca önceki 3 yılda düşük artış gösteren yatırım teşvik belgesi tutarı, bu yılın Ocak-Nisan döneminde önceki yılın aynı dönemine göre oldukça hızlı şekilde, yüzde 159.2 oranında artmıştır`` dedi.
İHRACAT GELİRLERİ
Ekonominin krizlerden çıkarak toparlanması sürecinde büyük bir payı olan ihracat gelirlerinin ise yılın ilk yarısında 21 milyar doların üzerine çıktığını ifade eden Başbakan Erdoğan, ``İthalatımızda da, gerek talep gerekse büyüme artışına bağlı olarak canlanma yaşanmaktadır. Bu yılın ilk 5 aylık doöneminde bütçe hedeflerinin de olumlu sinyaller verdiği görülmektedir. Nitekim bu dönem için faiz dışı fazlada hedef aşılarak, 9.3 katrilyona ulaşılmıştır`` şeklinde konuştu.
FAİZLERDEKİ DÜŞÜŞ
Gelecek için ümitli olunmasını sağlayan diğer bir gelişmenin, devlet iç borçlanma senetlerinin faizlerinin düşmesi olduğunu belirten Erdoğan, 2002 yılı Haziran ayında 149 gün olan ortalama vadenin, bu yılın Haziran ayında 276 güne ulaştığını söyledi.
Erdoğan, şunları kaydetti: ``Bu gelişmeleri, hükümetin ekonomik politikaları için oluşmakta olan güvenin işareti olarak değerlendirmek mümkündür. Ancak ekonominin temel göstergelerinin uzun dönemli denge değerlerine yaklaştırılması için, hükümetimizin daha büyük bir çaba içinde olacağını da vurgulamak isterim. Bu çerçevede uygulanmakta olan ekonomik programın titizlikle sürdürülmesinde, sizlerin temsilcisi olduğunuz toplumsal kesimlerin desteği büyük önem taşımaktadır.``
AB DÜZENLEMELERİ HAYATA GEÇİRİLMELİ
Başbakan Erdoğan, hükümetin, AB`ye katılım sürecinde gerekli yasal düzenlemeler ve değişikliklerin gerçekleştirilmesinin yeterli olmadığının bilincinde olduğunu, bu düzenlemelerin etkili şekilde hayata geçirilmesinin de büyük önem taşıdığını belirtti.
Başbakan, hükümetin bu konuda gerekli tüm çabayı göstereceğini belirtirken, şu ana kadar bu konuda, muhalefet sivil toplum kuruluşları ve sendikaların destek verdiğini kaydetti.
Ulusal programın, önümüzdeki günlerde Bakanlar Kurulu`nda görüşüldükten sonra yürürlüğe konulacağını anlatan Başbakan Erdoğan, ``ulusal program, AB`ye üyelik yönünde ülkemzin yol haritasını çizmektedir`` diye konuştu.
Kopenhag ekonomik kriterlerini karşılamaya yönelik, ekonomik reformları içeren 2003 yılı Katılım Öncesi Ekonomik Programın da DPT tarafından hazırlandığını açıklayan Erdoğan, bu programın Ağustos ayında AB Komisyonu`na sunulacağını kaydetti
Toplantıya Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Abdüllatif Şener, Mehmet Ali Şahin, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Devlet Bakanları Beşir Atalay, Ali Babacan, Kürşad Tüzmen, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu katılıyor.
Toplantıda Başbakanlık, DPT, Gümrük Müsteşarlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Hazine, Dış Ticaret ve Merkez Bankası`ndan bürokratların yanı sıra TOBB, TESK, TÜSİAD ve Türk-İş gibi sivil toplum kuruluşları ve sendikalarının temsilcileri de yer alıyor.
AB`YE ÜYELİK YÖNÜNDE ÖNEMLİ BİR SÜREÇTEN GEÇİLDİ
Erdoğan, Avrupa Birliği`ne (AB) üyelik yönünde önemli bir süreçten geçildiğini, Türkiye ile AB arasında 1963 yılından beri süregelen ve üyelik hedefini taşıyan ortaklık ilişkisinin, hükümetin atmış olduğu somut adımlarla yeni bir perspektif kazandığını ifade etti.
AB ile müzakerelerin başlatılması için ön şart niteliğinde olan Kopenhag Siyasi Kritelerleri`nin yerine getirilebilmesi için, reform niteliğindeki en kapsamlı yasal düzenlemelerin hükümetleri döneminde gerçekleştirildiğini belirten Erdoğan, nitekim, bu dönemde Meclis`in, iktidarı ve muhalefeti ile birlikte çalışmalarına aralıksız devam ettiğini ve siyasi kritelerlerin yerine getirilmesine yönelik 3 uyum paketinin kabul edildiğini hatırlattı.
Erdoğan, şöyle konuştu: ``Bu kapsamda Ocak 2003`de kabul edilen uyum paketiyle işkence ve kötü muamele, dernekler ve vakıflar, siyasi partiler, savunma hakkının güçlendirilmesi, dilekçe hakkı, olağanüstü hal, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yargılanması konusularında önemli yasal düzenlemeler yapılmıştır. Şubat 2003`de kabul edilen diğer bir paketle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ışığında yargılamanın yenilenmesi konusunda önemli bir aşama kaydedilmiştir.
Haziran 2003`de kabul edilen en son uyum paketiyle de başta isim hakkı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ışığında yargılamanın yenilenmesinin idari yargıya taşınmas vakıflar, kamu ve özel radyo ve televizyon yayınlarında farklı dil ve lehçelerin kullanılabilmesi ve adil yargılanma hakkı gibi konularda kapsamlı değişiklikler gerçekleştirilmiştir.``
YENİ UYUM PAKETİ HAZIRLANIYOR
Başbakan Erdoğan, bu kapsamlı yasal değişikliklerin yanı sıra Meclis`in başta Avrupa Konseyi`nin ölüm cezasının kaldırılmasına yönelik 6 nolu protokolü ve bunun yanında siyasi haklara ilişkin uluslararası sözleşme olmak üzere, bir dizi uluslararası anlaşmayı onayladığını da hatırlattı.
Gerçekleştirilen bu düzenlemelerin, sadece AB kriterlerinin karşılanmasına yönelik olmadığını vurgulayan Erdoğan, ``Esas itibariyle hükümetimizin, demokrasiyi halkımızın hak ettiği düzeye getirme yönündeki kararlılığının bir göstergesidir`` diye konuştu.
AB ÜYELİĞİNE DESTEK
Bu yönde atılan adımların AB tarafından da memnuniyetle karşılanmakta olduğunu dile getiren Erdoğan, siyasi kritelerlere uyum yönünde daha ileri düzenlemeler yapılması amacıyla hükümet tarafından yeni bir uyum paketi daha hazırlandığını vurguladı.
``Amacımız Aralık 2004`te yapılacak olan zirvede AB ile müzakerelerin başlatılmasını sağlamaktır`` diyen Başbakan, bu çerçevede 2003 yılı sonuna kadar özellikle siyasi kritelerlere uyum yönündeki tüm yasal düzenlemeleri tamamlamanın öncelikli hedefleri olduğunu bildirdi.
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ``Hükümetimiz Avrupa Birliği`ne katılım sürecinde gerekli yasal düzenlemelerin ve değişikliklerin gerçekleştirilmesinin yeterli olmadığı bilincindedir. Zira bu düzenlemelerin etkili bir şekilde hayata geçirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Hükümetimiz bu konuda gerekli tüm çabayı göstercektir.
Şu ana kadar muhalefet tüm desteğini vermiştir inanıyorum ki bundan sonrada verecektir. Parlamento dışı partilerin büyük bir kısmı desteğini sürdürmektedir. Başta TOBB, TÜSİAD, İKV ve sendikalarımız olmak üzere sivil toplum örgütleri bütün desteklerini vermektedir. Ve medyamız büyük kısmıyla desteğini vermektedir. Halkımız yüzde 75`iyle bunu desteklemiş ve desteğini vermektedir.``
MÜKTESEBAT 24 BAŞLIKTAN OLUŞUYOR
Erdoğan, hükümetlerinin, özverili çalışmalarını, Kopenhang siyasi kriterleri uyumunun yanısıra, AB üyeliği yönünde önem taşıyan müktesebat uyumu konusunda da yoğunlaştırdığını söyledi.
``Nitekim, yeni katılım ortaklığı çerçevesinde gözden geçirilen 2001 tarihli ulusal program, önümüzdeki dönemde, Bakanlar Kurulu`nda görüşüldükten sonra yürürlüğe konacaktır`` diyen Başbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Yeni Ulusal Program, Kopenhang Siyasi ve Ekonomik kriterlerine ve ayrıca 24 başlıktan oluşan müktesebata uyum amacıyla yapılması gereken çalışmaları içermektedir.
Ulusal Program, AB`ye üyelik yönünde ülkemizin yol haritasını çizmektedir. Ulusal Programda, ortaya koyduğumuz hedeflere ulaşabilmek için önümüzdeki kısa dönemde Meclisimize önemli görevler düşmektedir.
Ulusal Programın yanı sıra AB`ye katılım süreci içinde, Kopenhag ekonomik kriterlerini karşılamaya yönelik, ekonomik reformları içeren 2003 Yılı Katılım Öncesi Ekonomik Programı, DPT ve ilgilikurumlar hazırlamaktadır. Bu programı Ağustos ayında AB Komisyonuna sunacağız.``
Erdoğan ayrıca, AB sürecinde Türkiye`nin rabet gücünü artırma amacına yönelik tedbirleri de içeren KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı ile AB`ye uyumlu sanayi politikalarını içeren Sanayi Stratejisinin hazırlandığını ifade ederken, söz konusu belgelerin, gerekli prosedürlerinin tamamlanmasına müteakip AB Komisyonu`na sunulacağını kaydetti.
KATILIMCILIK ÖNEMLİ
AB`ye uyum yönünde bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmak ve ekonomik, sosyal uyumu sağlamak, diğer aday ülkelerde olduğu gibi, Türkiye`de de Ulusal Kalkınma Planı hazırlama çalışmaları başlatıldığını hatırlatan Başabakan Erdoğan, şunları kaydetti:
``Sivil toplum kuruluşları da, dahil olmak üzere, ilgili tüm tarafların katılımıyla, DPT tarafından hazırlanmakta olan bu plan, üyelik öncesi ve sonrası dönemde, ülkemize sağlanacak AB fonlarının kullandırılmasına temel teşkil edecektir. Söz konusu plan, Aralık ayında AB Komisyonu`na sunulacaktır.
Hükümetimiz, AB`ye üyelik sürecinde yapılacak tüm çalışmalarda katılımcılığın sağlanmasına önem vermektedir. Demokratik işleyişin önemli unsurlarından biri olan sivil toplumun gelişiminin teşvik edilmesi hükümetimizin üzerinde hassasiyetle durduğu konulardandır. Milli meselemiz olan AB`ye üyelik yolunda toplumsal uzlaşma ve işbirliğine zemin teşkil eden Ekonomik ve Sosyal Konsey`in bugün burada yapacağı çalışmalar hükümetimize yol gösterecektir.`` (A.A.)
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN