Oluşturulma Tarihi: Ağustos 18, 2005 17:20
Türkiye`nin ilk 7 aydaki genel ihracatında yaklaşık yüzde 17.2`lik bir artış kaydedildi
Dış Ticaret Müsteşarı Tuncer Kayalar, dış ticaret açığındaki artışa rağmen cari işlemler hesabının diğer alt kalemlerinden turizm ve müteahhitlik hizmetlerinin verdiği fazlanın, cari işlemler açığının çok artmasını engelleyeceğini söyledi. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği`nin (MÜSİAD) Perşembe Toplantısı`nda konuşan Kayalar, Türkiye`nin son 3 yılda dış ticaret alanında önemli başarılara imza attığını, dış ticaret hacminin yıl sonu itibariyle 185 milyar doları aşmasının beklendiğini kaydetti. Kayalar, dış ticaret hacminin GSMH içindeki oranının yüzde 55`lere yükseldiğini belirterek, ihracat artış hızının özellikle bu yılın Mart ayından itibaren düşüş eğilimine girdiğine dikkat çekti. Kayalar, “Bununla birlikte son 12 aylık ihracatımızın 70 milyar
dolar seviyesini aştığı görülmektedir.
Yılın ilk 7.5 ayında sağlanan yüzde 17.4 oranındaki artışın son 2 yılda görülen yüksek oranlı artışların üzerinde gerçekleşen bir artış olduğuna özellikle dikkat etmemiz gerektiğine inanıyorum” dedi. İhracat artış hızındaki yavaşlamanın sebeplerine ilişkin olarak da Kayalar, şunları söyledi: “Dünya büyüme hızında bir yavaşlama söz konusudur. 2004 yılında yüzde 9.9 büyüyen dünya ticaret hacminin, 2005 yılında hız keserek yüzde 7.4 büyümesi öngörülmektedir.
Petrol fiyatlarındaki artışın dünya hasılasının büyümesinde yaklaşık yüzde 0.8 puanlık düşüşe neden olacağı tahmin edilmektedir. İkincisi yüzde 50`nin üzerindeki pay ile en önemli ihraç pazarımız olan AB 15`lerinin toplam ithalatının artış hızı düşme eğilimine girmiştir. 2004 yılının ilk çeyreğinde AB 15`lerin toplam ithalat artış oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 19.3 iken, bu oran 2005 yılının ilk çeyreğinde yüzde 3.7`ye düşmüş bulunmaktadır.” Diğer taraftan sanayi üretiminin artış hızının gerilemesinin, ihraç mallarının arzında daraltıcı etki yarattığını söyleyen Kayalar, ”Türk Lirası`nın yabancı paralar karşısındaki değeri ve dış ticaretimiz açısından büyük önem taşıyan avro ve dolar arasındaki ilişki de, ihracat artışının yavaşlamasında amil bir etken olarak öne çıkmaktadır” dedi. Kayalar, Türkiye`nin ilk 7 aydaki genel ihracatında yaklaşık yüzde 17.2`lik bir artış kaydedilirken, komşu ve çevre ülkeler stratejisi kapsamındaki ülkelere yönelik ihracatın yüzde 32.3, Afrika`ya yönelik ihracatta da yüzde 30.2`lik artış olduğunu bildirdi.
İTHALATTAKİ ARTIŞ
İthalattaki gelişmelere de değinen Kayalar, bu yılın ilk yarısında ithalatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak yaklaşık 55 milyar dolar olduğunu söyledi. Aynı dönemde ithalatın yüzde 17`sinin sermaye malları, yüzde 72`sinin ara malları ve yüzde 11`inin tüketim mallarından oluştuğunu ifade eden Kayalar, ithalatın yaklaşık yüzde 90`ının üretimle bağlantılı ara ve sermaye mallarından oluştuğunu, üretim ve ihracat artışının ithalat artışına bağlı bulunduğunu söylemenin mümkün olacağını kaydetti. Tuncer Kayalar, ithalatta görülen artışın ekonomik büyümenin devam etmesinden, TL`nin yabancı paralar karşısında değerli olmasından, avro-dolar paritesinin avro lehine seyretmesinden ve başta ham petrol ve demir-çelik olmak üzere emtia fiyatlarında yaşanan artıştan kaynaklandığını söyledi. Türkiye`nin, dampinge karşı önlemleri dünyada en etkin kullanan ülkeler arasında yer aldığını belirten Kayalar, halen 68 adet kesin, 3 adet geçici damping önleminin yürürlükte bulunduğunu, Türkiye`nin, 2004 yılında Dünya Ticaret Örgütü üyeleri arasında damping soruşturması açılış sayısına göre 4. sırada, alınan kesin önlem sayısı itibariyle de 2. sırada yer aldığını bildirdi.
CARİ AÇIKKonuşmasında cari açığa da değinen Kayalar, cari işlemler hesabında görülen açığın temelini dış ticaretteki açığın oluşturduğuna işaret ederek, şunları söyledi: “Dış ticaretimiz, yılın ilk yarısında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 22.8 artışla 20 milyar dolar civarında bir açık vermektedir. Dış ticaret açığımızdaki söz konusu artış, ödemeler dengemizin hizmetler hesabında bu yılın ilk yarısında kaydedilen yüzde 12 oranındaki artıştan daha yüksektir. Bunun sonucunda cari işlemler açığımız yüzde 38.3 oranında artışla 13.7 milyar dolara ulaşmıştır. Ancak 2004`ün ilk yarısında dış ticaret açığının, dış ticaret hacmine oranı yüzde 21.9 iken, bu yılın ilk yarısında bu oran fazlaca değişmeksizin yüzde 22.2 olmuştur. Yani açığımız rakamsal olarak artmış, ancak büyüyen dış ticaret hacmimize oranla çok fazla bir olumsuzluk yaşanmamıştır. Bu açık tedirginlik yaratacak boyutta değildir. Ticaret politikası araçlarımız vasıtasıyla gerek ihracatımızı artırmak, gerekse ithalatı düşürmek adına yapılması gereken her şey, yapılmaktadır ve yapılacaktır. Dış ticaret açığındaki artışa rağmen cari işlemler hesabının diğer alt kalemlerinden turizm ve müteahhitlik hizmetlerinin verdiği fazla, cari işlemler açığının çok artmasını engelleyecek. Bu yıl cari açığın finansmanında doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının daha fazla kullanılması, cari açık kaynaklı riskleri azaltacaktır.”
EXİMBANK`TAN FİRMALARA YÜZDE 23 DAHA FAZLA DESTEK
1 Ocak-10 Ağustos 2005 döneminde Eximbank tarafından verilen kısa vadeli ihracat kredilerinin geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.5 artarak 2.1 milyar dolar seviyesine ulaştığını, söz konusu krediyi kullanan 2 bin 112 firmanın yüzde 69`unun KOBİ niteliğinde olduğunu anlatan Kayalar, ihracat kredisi sigortası kapsamında 2.4 milyar dolar tutarında sevkıyatın sigortalandığını ve Eximbank tarafından ihracatçılara sağlanan destek miktarının 4.5 milyar dolara ulaştığını söyledi. Tuncer Kayalar, “Eximbank`ın 2005 yılı hedefi 2004 yılına oranla firmalarımıza yüzde 23 oranında daha fazla destek sağlayarak, 4.4 milyar dolar nakdi kredi ve 4.1 milyar dolar sigorta kredisi vermektir” dedi. Cari açık ile ilgili bir soruyu da yanıtlayan Kayalar, “Cari açık finanse edildiği sürece hiçbir sorun yaratmaz.
Yabancı sermayenin Türkiye`ye güveni vardır ve sermaye girişleri de bu güvenin devam ettiğini çok açık ve net şekilde göstermektedir” dedi. İlk 6 ay itibariyle 13.7 milyar dolarlık cari açığın, yıl sonu itibariyle ne olacağı konusunda spekülatif değerlendirme yapmanın doğru olmadığını söyleyen Kayalar, dönemsel olarak
döviz girdilerinin özellikle yılın 2. yarısından itibaren artmaya başladığını anlattı. 17 Ağustos itibariyle aylık ihracat artışının yüzde 22, 1 Ocak-17 Ağustos arasındaki dönemde ise bunun yüzde 17 civarında olduğunu belirten Kayalar, bu artışın yıl sonuna kadar sürdürülmesi için çalışacaklarını kaydetti.