Programı gençler sahipleniyor

Devlet Bakanı Kemal Derviş, uygulanmakta olan programa yaşlıların destek vermediğini gençlerin sahip çıktığını söyledi. İşsizlik, fakirlik ve gelir dağılımı şu anda iyi durumda olmadığını ifade eden Derviş, gençlerin programı desteklemesinin nedenini Çünkü onların geleceği bu programda şeklinde açıkladı.

Bakan Derviş, dünyanın önemli öğretim kurumlarından Oxford Üniversitesi’nde, öğrenci ve akademisyenlerden oluşan bir grup dinleyiciye, Türk ekonomisinin nasıl krize girdiğini ve yapılanları anlattı. Krizin anatomisini 80’li, 90’lı yıllar ve kriz sonrası diye üç başlık altında toplayan Derviş, 80’li yıllarda Turgut Özal liderliğindeki Türk ekonomisinin büyük bir patlama yaptığını, 90’lı yıllarda bazı siyasetçilerin popülist politikaları sonucu dinamizmin kaybolduğunu söyledi.


Gazi Erçel’e sitem etti

Derviş, Türkiye ekonomisinde 11 Eylül’den sonra yaşanan korkunun Türkiye’nin stratejik öneminin farkedilmesiyle birlikte azaldığını kaydetti. Faizlerin düştüğü, üretimin artmaya başladığını hatırlatan Derviş, Türkiye’nin sadece dış yardımlarla kurtulmadığını, dış yardımın güçlü bir iç program sayesinde desteklendiğini söyledi.

Derviş, katılımcılardan birinin, Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel’in Türkiye IMF programını iki ya da en fazla üç yıl izlemeli, sonra kendine yeni bir program yapmalı, yoksa Ajantin’in düştüğü duruma düşer sözlerini hatırlatması üzerine, 2000 yılı başında uygulanan program bürokrasinin programı oldu. Kabinede kimse sahip çıkmadı. Eğer Erçel bugünkü programı Türkiye’nin kendi programı olarak görmüyorsa yanlış düşünüyor. Bu program politikacı ve bürokratların birlikte yaptığı programdır. Washington’da yapılıp Türkiye’ye getirilmedi yorumunda bulundu.

Bu sabah Londra’ya geçecek olan Bakan Derviş, burada İngiliz sanayiciler ve işadamlarıyla basına kapalı bir toplantı yapacak. Öğlen saatlerinde ise basın mensuplarına bir açıklama yapması bekleniyor.


Özilhan: İnandık enflasyon düşecek

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, iş dünyasına moral depolayan unsurun şubat ayı enflasyonunun beklentilerin altında gerçekleşmesi olduğunu söyledi.

Kurumsal Yönetim: Türkiye’de İş Hayatının Değişen Çehresi konulu toplantıda konuşan Özilhan, şubatta mevsimsel etkiler çıkarıldığında yüzde 0.7 civarında bir fiyat artışı olduğunu, bu temponun sürmesi halinde enflasyonda yüzde 35 hedefinin yakalanabileceği ümidini taşıdıklarını belirtti.

Munzam karşılıklar kararnamesiyle ilgili olarak IMF ikna olursa İstanbul Yaklaşımı’nın çalışacağını söyleyen Özilhan sözlerini şöyle tamamladı:

Geç kalındığına mutabıkım. Tahmin ediyorum, IMF’nin birtakım kısıtlamaları var. IMF aslında İstanbul Yaklaşımı’nın çalışmasını istiyor. Ama bu karşılıklar yönetmeliği çerçevesinde çalışmasının zor olacağını gördük. Sanıyorum IMF ikna edilerek bu tedbir alınacak ve yaklaşım çalışabilir hale gelecek. Tedbir alınmazsa İstanbul Yaklaşımı çalışmaz.


‘Ahbap çavuş anlayışı bitmeli’

Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, yerli ve uluslararası yatırımcılara güven sağlayacak en önemli gelişmenin, kuruluşların iyi ve kârlı yönetilmeleri olduğunu belirtti.

Eczacıbaşı, Asya’da 97 - 98’de yaşanan bunalımdan çıkarılan derslerden biri de şu: Ekonomik kaynakların seferber edilmesi ile kalkınma hamlesi yapılabilir, ancak, bunu kalıcı kılacak olan ülke çapında verimlilik düzeyinin yükselmesidir. Verimlilik düzeyinin yükselmesi ise geleneksel ‘ahbap çavuş’ yönetim anlayışının terk edilerek, kurumsal yönetime geçilmesi ile sağlanabilir dedi. İyi kurumsal yönetim uygulanabilmesi için iyi politik yönetim, iyi politik yönetim için ise iyi kurumsal yönetimin gerektiğini belirten Eczacıbaşı, Bu tahterevallinin en azından bir yönünde belirleyici rol oynayabileceğimize göre, bizim de sorumluluk taşıdığımızı unutmamalıyız diye konuştu.