Oluşturulma Tarihi: Haziran 18, 2003 14:36
TBMM Adalet Komisyonu`nda görüşülen AB 6. Uyum Paketi, özünde değişiklik yapılmadan kabul edildi
TBMM Adalet Komisyonu´nda kabul edilenAvrupa Birli 6. Uyum Paketi, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerde de kamu ve özel radyo ve televizyon kuruluşlarınca yayın yapılabilmesine olanak sağlıyor.
Yasa tasarısı, Nüfus Kanunu´nda değişikliğe giderek, çocuğa, ´´ancak ahlak kurallarına uygun düşmeyen veya kamuoyunu inciten ad´´ konulamayacağı, ´´evlilik dışında doğan çocuğun anasının soyadını alması´´ hükmünü getiriyor. Böylece, farklı kültürlere veya örf ve adetlere sahip vatandaşların, özel yaşamlarına ve aile hayatlarına ilişkin hürriyetlerinin korunması amacıyla, çocukların adlarının konulmasında,sadece ahlak kurallarına uygun düşmeyen ve kamuoyunu incitici nitelikte olan adların konulmaması hükme bağlanarak, bu konuda meydanagelen sınırlayıcı yorum ve uygulamaların önlenmesi öngörülüyor.
YARGILAMANIN YENİLENMESİ
Tasarıyla, İdari Yargılama Usulü Kanunu´nun ´´yargılamanın yenilenmesini´´ düzenleyen maddesine ekleme yapılıyor. Buna göre, hükmün, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme´ninveya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi´nin (AİHM) kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması halinde yargılama yenilenecek.
Yargılamanın yenilenmesi süresi,AİHM kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl, diğer sebepler için 60 gün olacak. Bu hükümle, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme´nin ve eki protokollerin ihlali, yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak kabul edilecek. Aynı durum, idari yargı alanında da yargılamanın yenilenmesi sebebi sayılıyor. Yargılamanın yenilenmesi, kanunun yürürlüğe girdiği tarihte AİHM´in kesinleşmiş kararları ile bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra AİHM´e yapılan başvurular üzerine verilecek kararlar hakkında uygulanacak. Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmişolan AİHM kararlarına ilişkin yargılamanın yenilenmesi istemleri, bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak. Tasarıyla DGM´nin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun´da da değişiklik yapılarak müdafi ile görüşmede Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanmasına olanak sağlanıyor.
ŞEREF KURTARMA İÇİN ÖLDÜRME
Vakıflar Kanunu´nda yapılan değişiklikle, cemaat vakıflarına tasarrufları altında bulunan taşınmazların vakıf adına tescili için 18aylık ek süre tanınıyor. Yeni doğmuş çocuğun yaşam hakkının daha kuvvetli korunması vecezalarda caydırıcılığın sağlanması amacıyla anası tarafından ´´şeref kurtarmak´´ gerekçesiyle yeni doğmuş çocuğa karşı öldürme fiilinin işlenmesi halinde verilecek ceza artırılarak, alt sınır 8 yıla, üst sınır ise 12 yıla çıkarılıyor. Bu ceza halen 4-8 yıl olarak uygulanıyor.
İBADET YERLERİ
İmar Kanunu´nda yapılan değişiklikle, imar planlarının tanziminde,planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçları göz önünde tutularak, lüzumlu ibadet yerlerinin ayrılması öngörülüyor. İl, ilçe ve kasabalarda mülki idare amirinin izni alınmak ve imar mevzuatına uygun olmak şartıyla ibadethane yapılabilecek. İbadet yeri,imar mevzuatına aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemeyecek.
DENETLEME KURULU
Tasarı, 3257 sayılı Sinema, Video ve Müzik Eserleri Kanunu´nun bazı maddelerini de değiştiriyor. Yasanın, ´´denetimi´´ düzenleyen ´´devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü, milli egemenlik, Cumhuriyet, milli güvenlik, kamu düzeni, genel asayiş, kamu yararı, genel ahlak ve genel sağlık açısından suç veya suça teşvik unsuru ihtiva etmemesi, milli kültür, örf ve adetlerimize uygunluğu yönünden bu kanunda tanımlanan eserlerinyetkililerce incelenmesini´´ hükmünün; ´´Cumhuriyet´in Anayasa´da belirtilen temel niteliklerine, devletin ülkesi vemilletiyle bölünmez bütünlüğüne, genel ahlak, genel sağlık ve kamu yararına uygunluğu yönünden bu kanunda tanımlanan eserlerin yetkililerce incelenmesini´´ şeklinde değiştirilmesi öngörülüyor. Sinema, Video ve Müzek Eserleri Denetleme Kurulu´ndan ´´Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği´´ çıkarılıyor. Bakanlık veya mülki idare amirlerince yapılacak herhangi bir denetim sonucunda eserin Cumhuriyet´in Anayasa´da belirtilen temel niteliklerine, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, genel ahlak, genel sağlık ve kamu yararına aykırı bulunması halinde eser yasaklanacak ve kanuni takibat açılacak. Yetkili mercilerce verilen bu kararlar, 24 saat içinde yetkili sulh ceza hakiminin onayına sunulacak. Hakim, kararını 48 saat içinde açıklayacak, aksi halde karar kendiliğinden kalkacak.
ADLİ SİCİL KANUNU
3682 sayılı Adli Sicil Kanunu´nun ´´ölüm veya yaş sebebiyle adli sicilden çıkarılacak ve adli sicilde muhafaza edilecek bilgiler´´ başlıklı 9. maddesine, ´´Özel kanun hükümleri saklıdır´´ ibaresi ekleniyor. Madde gerekçesinde, ´´Adli Sicil Kanunu´nun, arşiv kayıtlarının verilme koşulunu düzenleyen 9. maddesine, özel kanunların yasaklılıkları düzenleyen madde metinlerinde ´affa uğramış olsalar bile´ kaydı taşıyan engel suçlara ilişkin bilgilerin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü´nce arşivlenerek, gerektiğinde ilgili yerlere verilmek üzere saklanması ihtiyacından doğan kanuni boşluğun giderilmesi amacıyla fıkra eklenmiştir´´ denildi.
FARKLI DİL VE LEHÇELERDE YAYIN
3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları HakkındaKanun´da yapılacak değişiklikle, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerde de kamu ve özel radyo ve televizyon kuruluşlarınca yayın yapılabilmesihükme bağlanıyor. RTÜK, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerde kamu ve özel radyo ve televizyon kuruluşlarınca yapılacak yayınların usul ve esaslarına ilişkin 4 ay içinde yönetmelik hazırlayacak. 3984 sayılı Kanun´un 32. maddesinde yapılan değişiklikle, seçim dönemlerinde 1 hafta olan yayın yasağı, seçim gününden önceki 24 saat olmak üzere daraltılıyor. RTÜK, Mahalli yayınları izlemek için gerekligörülen yerlerde, halen mevcut kadrolarla bölge teşkilatı kurulabilecek. 4771 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun´da yapılan değişiklikle, 4533 sayılı Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu´nda yer alan idam cezaları da müebbet ağır hapis cezasına dönüştürülüyor.
TERÖRLE MÜCADELE YASASI´NDA DEĞİŞİKLİK
Tasarı ile Terörle Mücadele Yasası´nın (TMY) ´´Devletin bölünmezliği aleyhine propaganda´´ başlıklı 8. maddesi yürürlükten kaldırılıyor. Madde gerekçesinde,´´TMY´nin 8. maddesinin yürürlükten kaldırılması ile ülke bütünlüğünün korunması bakımından bir boşluk doğmayacaktır´´ denilerek, TCK´nın 311. maddesi gereğince, 8. madde yürürlükten kaldırıldığında boşluk doğması bir tarafa, ülke bütünlüğü aleyhine propaganda suçunun daha ağır bir şekilde cezalandırılabileceği kaydedildi. Gerekçede, TCK´nın 312. maddesinin ikinci fıkrasının doğrudan olmasa da dolayısıyla milli birliği, milli bağlılığı koruyan bir hükümolduğu belirtildi. Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, TMY´nin 8. maddesikapsamına giren suçlardan dolayı yürütülen hazırlık soruşturmalarında,Cumhuriyet savcılıklarınca takipsizlik kararı verilecek. Haklarında kamu davası açılmamış tutuklu sanıklar Cumhuriyet savcılıklarınca, haklarında kamu davası açılmış tutuklu sanıklar ilgili mahkemelerce salıverilecekler. Yargıtay´a gönderilmemiş veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı´ndabulunan dosyalar hakkında hükmü veren mahkemece, Yargıtay´da bulunan dosyalar ilgili ceza dairesince, cezaları infaz edilmekte olan hükümlülerin dosyaları hükmü veren mahkemece, acele işlerden sayılmak ve TCK´nın 2. maddesi dikkate alınarak karara bağlanacak.
YÜRÜRLÜKTEN KALKAN DİĞER MADDELER
Türk Ceza Kanunu´nun (TCK) eş, kardeş veya füruundan birini zina halinde yakalamada suç işlenmesi halinde faile verilecek cezaları gösteren 462. maddesini de tasarı ile yürürlükten kaldırıyor. Böylece,özel bir tahrik hali olarak düzenlenen bu hüküm yerine, TCK´nın 51. maddesinde düzenlenen genel tahrik maddesi uygulanacak. Tasarı, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ile Devlet Güvenlik Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesinin birinci fıkrasının yürürlükten kaldırılmasını da öngörüyor. Bununla CMUK´un sanığın tutuklanması, tutuklunun sorguya çekilmesi, baronun müdafi tayini, müdafinin dava evrakını tetkiki, müdafi ücreti, ifade ve sorgunun tarzına ilişkin düzenlemelerin DGM´nin görev alanına girensuçlarda da uygulanması olanak sağlanıyor. (A.A.)