Sürprizlerle Dolu İki Ay Yaşanabilir

Borsa endekslerinde yılın ilk çeyreği Covid 19 fiyatlaması ile sert negatif ikinci çeyreği ise krizden çıkışın önceden fiyatlanması ile güçlü pozitif tamamlandı.

Halen borsa endekslerinin dikkate değer bir bölümü yıla başlarken gördükleri değerin yüzde 20 kadar altındalar. Aynı durum $ bazında BIST için de geçerli.

Buna şaşırmamak lazım. Covid 19 salgını ekonomileri sert negatif etkiledi. Karantinalar bitmesine rağmen ekonomik aktivitede normale yönelim ağır bir hızla gelişiyor.

Görünen o ki virüsün sosyal hayata ve ekonomiye etkileri bir süre daha devam edecek. Bu nedenle 2021 bütününe yönelik pozitif fiyatlamanın (rallinin) 2020 son çeyreğe kalması sürpriz olmaz.

Bugün sizlerle Temmuz–Ağustos parkurunda finansal piyasalarda neler yaşanabilir sorusuna kafa yoralım istiyorum.

Bence senaryo üretirken üzerinde durmamız gereken üç faktör var.

1- AB kurtarma fonu

2- Piyasaların yaz geleneği

3- Salgının seyrine yönelik haber akışı

Kurtarma fonu Avrupa için de piyasalar için de son derece önemli. En düz ve yalın hali ile bakın; ortada bir fatura var ve kamu kanalı ile özel sektörün zararının dikkate değer bir bölümü karşılanacak.

Mali gücü kısııtlı olan ve krizden en ağır hasarı alan İspanya İtalya Fransa gibi ülkeler can simidi bulacak.

Etki boyutu tartışılabilir ama şirketlere ortak olma paylarının alınıp satıldığı borsa endekslerinin bu faktöre kayıtsız kalması eşyanın tabiatına aykırı.

Kurtarma fonu mikro bazda şirketlerin öz-sermaye kayıplarını hafifletecek makro bazda ekonomilerin olağan seyrine yönelmesini görece kolaylaştıracak.

Zaten dünya genelinde hızla devreye giren kamu desteği olmasa emin olun dalgalar çekilip salgın bittiğinde çok daha fazla ekonomik enkaz ile karşılaşırdık.

Haziran ayının ikinci yarısında ABD, Brezilya ve Hindistan’da salgının yayılım hızı kuvvetlenmesine rağmen piyasaların dayanıklılık göstermesi ağırlıkla bu beklenti ile ilgili. 

Finansal piyasaların değişmez kuralı ufukta iyi bir haber varsa satıcıların cesaretinin kırılması hamlelerinin ötelenmesi ve alıcıların görece daha cesur davranmasıdır.

Bu tavır beklenti gerçekleşene veya gerçekleştikten bir süre sonrasına kadar devam eder.

Ya sonra, konu gündemden düşer ve fiyatlamalara farklı dinamikler yön verir.

18 TEMMUZ’DA MUTLU SON İHTİMALİ YÜKSEK

AB’li liderler kurtarma fonunun yapısına ilişkin (başta ne kadarı hibe ne kadarı borç) karar almak üzere 17-18 Temmuz’da Brüksel’de bir araya gelecekler.

Bu toplantıda bana sorarsanız “anlaşamadık bu iş olmuyor” denmesi olasılığı yok. En fazla 1-2 toplantı daha yapar ortak bir noktada buluşurlar.

Aksi Avrupa Birliğinin dağılması riskini masaya getirir ki ben bu riski almalarını beklemem.

Canberk Yalçın Londra merkezli Record CM’in en önemli silahlarından biri ve yakın dostumdur. Aradım ne düşünüyorsun diye sordum. “Kişisel görüşüm yüzde 60 olasılık ile bu toplantıda yüzde 40 olasılık ile teknik detaylar için zamana ihtiyaç duyarlarsa Ağustos ayında gerçekleştirilecek yeni bir toplantıda kararın çıkacağı yönünde” dedi.

Gerek küresel bilinmezlere cevap ararken gerek Türkiye’ye yabancı bakışını sorgularken Canberk joker hakkım gibidir. Ondan bu berraklıkta yanıt gelince kafamdaki yaz senaryosu belirginleşti.

Piyasa aktörleri İki hafta sonra gerçekleşecek bu toplantıdan karar çıkacağını favori senaryo olarak görürse bunun borsaları toplantı gerçekleşemeden önce yukarı taşıyacağını düşünüyorum.   

Yok bu konu umutluyuz ama bekliyoruz tadında bir ruh halini beraberinde getirirse geride kalan dört haftayı çağrıştıran yatay iki haftaya daha şahit olabiliriz.   

Ancak neresinden bakarsak bakalım ben yaz ayları içinde bu cepheden mutlu son haberi gelmedikçe piyasalarda kalıcı veya geçici bile olsa sert addedilecek tonda bir çalkantı yaşanacağını sanmıyorum.

Bir kısmı karar öncesi bir kısmı toplantı sonrasına kalacak şekilde veya öncesinde beklenmedik bir sıçrama yaşanırsa önemli bölümü karar alınmadan evvel gerçekleşecek şekilde borsa endekslerinin bu beklentiyle yüzde 10-15 arası bir oranda değer kazanma şansının yüksek olduğu görüşündeyim.

PİYASALARDA YAZ DÜZELTMESİ

Peki ya sonra derseniz işte o noktada ikinci maddenin yani yaz geleneklerinin devreye gireceğini tahmin ediyorum.

Finansal piyasalarda nasıl hiçbir matem sonsuza kadar sürmüyorsa kutlamaların da bir limiti var. 

Borsa endekslerinin tıpkı Kasım ayını çağrıştıran bir yaz düzeltmesi geleneği var. 

Alman DAX endeksini inceledim. 1997 yılından bugüne yaz ayları içinde kimi zaman haziran veya temmuz kimi zaman ağustos ayı içinde dikkate değer bir geri çekilme yaşamadığı örnek sayısı son derece kısıtlı. Benzer durum diğer borsalar için de geçerli.

Ne oranda derseniz asgari yüzde 8-10 olmakla birlikte kimi zaman daha yüksek oranlarda da gerçekleşebiliyor borsaların yaz düzeltmeleri.

Bu parkurunun üç ayı içinde sabıka kaydı en kara olan Ağustos.

Tarih tekerrürden ibaret olsa en iyi traderlar tarihçiler olurdu diyebilirsiniz. Hak veririm.

Bununla birlikte yaz düzeltmesi diyebileceğimiz bu geleneği ve AB kurtarma fonu müjdesi ile gerçekleşebilecek kuvvetli bir yükselişi bir arada düşündüğümde ben önümüzdeki iki ay içinde önce yukarı kuvvetli bir atak ve sonrasında hissedilir aşağı yönlü belirgin bir satışın hor görülmeyecek bir şansla masada olduğunu düşünüyorum.

Temmuz ayında hızlı bir yükseliş yaşamadan Ağustos ayında borsa endeksleri düşemez mi ?

İşte bunun için de üçüncü maddeye yani salgının seyrine yönelik haber akışına bakmamız gerekiyor.

Ben var olan bilgi seti ile kuvvetli bir sıçrama yaşanmadıkça % 10-15’i bulabilecek bir düşüş için aşağıda yeterli alan olmadığı görüşündeyim.

BORSA ISTANBUL

5 Haziran tarihinden bugüne Alman DAX endeksi yüzde 2,5 ABD Dow Jones endeksi yüzde 6,8 değer kaybı yaşarken BIST pozitif ayrışarak yüzde 5 primle 110,000 puandan 115,750 puana yükselmeyi başardı.

Göreli iskontonun neden olduğu bu eğilim terse döner mi derseniz ben bizim borsada daha fazla düşüş biçiminde bir negatif ayrışma yaşanacağını sanmıyorum.

Ancak yaz aylarında Türkiye pozitif bir sürpriz gerçekleşmedikçe AB kurtarma fonu manşetli küresel bir partiye BIST’in görece daha kalender katılım göstermesi şaşırtıcı olmaz.

Peki yakın vadede Türkiye pozitif bir sürpriz ile karşılaşabilir miyiz ?

Ülkemiz her zaman sürprizlerle dolu pekala mümkün.

İşte böyle bir doping de devreye girecek olursa BIST önümüzdeki 6-10 hafta içinde 124.500 direncini test etmekle yetinmeyip 130.000-133.000 bandına dahi yükselebilir.

Bu nedenle Borsa İstanbul’da 112.000 desteğine geri çekilme yaşanması durumunda bunun özenli tercihlerle bir alış fırsatı olarak görülebileceğini düşünüyor majör destek olan 107.000 civarının temmuz ayında test edilmesi olasılığını düşük buluyorum.

Toparlamak gerekirse yaz aylarının borsa endekslerinde yatay seyre sahne olması favori senaryom.

Ancak geride kalan bir aydan farklı olarak önümüzdeki 2-3 aylık bu parkurun önce güçlü bir yükselişe sonra sert bir değer kaybına sahne olabileceği görüşündeyim.

8 TEMMUZ ÇARŞAMBA / İLK ONLINE TOPLANTIM HK

Bu hafta Youtube üzerinden yatırımcılar ile bir araya gelerek ilk online toplantımı gerçekleştireceğim.

Öncesinde yayın linkini ve sonrasında video kaydını twitter adresimden paylaşacağım bu toplantının ilk bölümünde GPG’nin yatırım stratejisini ve hedeflerini aktaracak ikinci bölümde ise finansal piyasalara ilişkin kısa-orta ve uzun vadeli tahminlerimi paylaşıp yatırımcı & sektör çalışanlarının sorularını yanıtlayacağım.

Bu toplantıya katılım göstermek isteyen okurların pusula abonesi olmaları veya twitter adresim üzerinden yayın linkini takip etmeleri yeterli. 

Ücretsiz Pusula Aboneliği : http://pusulaninotesi.com/posta-pusula/

Bir sonraki yazıda buluşmak dileği ile…