Telekom Özelleştirmesinde Kritik Zamanlama

Türk Telekom`un blok satış zamanlaması, GSM 1800 lisans bedeli ve yatırımlar için yapılacak harcamaların öncesine ya da sonrasına denk gelmesine bağlı olarak
5 milyar dolarlık `devasa` bir fark yaratacak.

Türk Telekom`un, GSM 1800 lisansı için yaklaşık 3 milyar dolar ve şebekenin altyapısı için de 2 milyar dolar harcaması gerekiyor. Bu nedenle blok satışın zamanlaması, GSM 1800 şebekesi için gerekli yatırımların öncesine ya da sonrasına denk gelmesine bağlı olarak Türk Telekom için yaklaşık 5 milyar dolarlık bir anlam taşıyacak.

Blok satışın, GSM yatırımı için gerekli harcamaların tamamlanmasının ardından gerçekleşmesi durumunda Türk telekom`un, piyasa değerinin 5 milyar dolar daha artması gerektiğine dikkat çekiliyor.

Telekom`un ses tekeli 2004`te kalkıyor

2004 yılından itibaren Türk telekom`un, ses iletimini içeren telefon hizmetleri üstündeki tekelik alkacak. Serbestleşmeyle birlikte sabit telefon hizmetleri sunmak isteyen yatırımcıların sektöre girişini sağlamak amacıyla sabit telefon lisansı ihalesi açılacak.

Yabancı yatırımcının bugünden Telekom`a ortak olmakla milyarlarca doları bulacağı hesaplanan lisans bedelinden de kurtularak, sektörde büyük bir avantaj sağlayacağına dikkat çekiliyor.

Yabancı yatırımcı, Telekom`un trilyonlarca liralık gayrimenkullerinin yanı sıra katma değerli hizmetler olarak bilinen ve kablo tv, araç telefonu, TT Net gibi hazır aboneli ve gelişim gösteren hizmetlerine de otomatik olarak ortak olacak.

Uydular belirsizliğini koruyor

Türk Telekom`un işlettiği Türksat-1B ve Türksat-1C uydularının durumu da satış öncesinde belirsizliğini koruyor. Türksat-2A`nın imalatının tamamlandığı ve kasım ayı içinde yörngesine oturtulacağı göz önünde bulundurulduğunda, Telekom, bu uyduyla birlikte işletme hakkını alacağı 3 uydunun sahibi olacak.

Türk Telekom Yönetim Kurulu, Stratejik önemi nedeniyle uyduların Telekom`dan ayrılarak, kurulacak ve genel müdürlük çatısı altında örgütlenmesine ilişkin kararını Ulaştırma Bakanlığı`na iletti. Ancak, Bakanlığın uzun süreden bu yana bu konuda adım atmaması dikkat çekiyor. (ANKA)