Ortadoğu`da Şiddet Meydan Okuyor
Ortadoğu`da ateşkesin sağlanması için tarafların çabalarına rağmen çatışmaların durdurulamaması sıkıntı yaratırken Clinton, önceki gün Arafat ve Barak`ı arayarak Şarm El - Şeyh anlaşmasının uygulanması için uyardı.
Ortadoğu`da ateşkes için Şarm El - Şeyh`de varılan anlaşmaya rağmen bölgede çatışmaların meydana gelmesi ve durumun normale dönememesi endişe yaratıyor.
Ateşkesin sağlanması için Mısır zirvesinde tarafların belirlemiş olduğu süre dün akşam saatlerinde dolarken önceki gün ve dün meydana gelen çatışmalar uluslararası kamuoyunda karamsarlık yarattı.
İsrail yönetimi ise, bölgede sükunetin sağlanması amacıyla Şarm El - Şeyh anlaşmasındaki düzenlemelerin yerine getirilebilmesi için Filistin yönetimine verdiği süre konusunda esnek olabileceğini bildirdi.
Mısır`da salı günkü zirvede Arafat ile Barak sözlü olarak, şiddetin 48 saat içinde sona erdirilmesi taahhütünde bulunmuşlardı. Ancak daha sonra bu süre dün akşama kadar uzatılmıştı.
Batı Şeria`da önceki gün meydana gelen çatışmalarda, biri Filistinli, biri de İsrailli iki kişi öldü. İsrail ordusu dün de Gazze Şeridi`nde, Yahudi bir yerleşim birimi yakınlarında meydana gelen çatışmalarda bir Filistinlinin yaralandığını bildirdi.
Kudüs`te de dün cuma namazı çıkışı sonrasında 500 kadar kişinin İsrail aleyhinde gösteri düzenlendiği, çatışmalarda bir İsrail polisinin hafif yaralandığı kaydedildi.
Lübnan`ın güneyindeki Sayda kenti yakınlarında bulunan Ain Heloue Filistin mülteci kampında da, yaklaşık 100 Filistinli mülteci BM bayrağını yakarak, İsrail yanlısı olduğunu ileri sürdükleri BM Genel Sekreteri Kofi Annan`ı protesto etti.
Clinton yine devrede
Bu arada, önceki gece çatışmaların alevlenmesinin ardından Clinton`ın, Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat ile İsrail Başbakanı Ehud Barak`a telefon ederek, Şarm El - Şeyh`te ateşkes için varılan sözlü anlaşmanın serinkanlılıkla uygulanması için telkinde bulundu.
Beyaz Saray Basın Danışmanı Nanda Chitre`nin verdiği bilgiye göre Clinton, Arafat ve Barak`a telefon açarak, anlaşmadan sonra yeniden patlak veren çatışmaların durdurulması için elden gelen gayretin gösterilmesi gerektiğini bildirdi; ancak bunun bugünden yarına başarılacak bir iş olmadığının da göz ardı edilmediğini söyledi.
Filistin İsrail`i suçladı
Öte yandan, Filistin yönetimi İsrail`i, Şarm El - Şeyh`de varılan anlaşmanın hükümlerine uymamakla suçladı.
Arafat başkanlığında toplanan Filistin kabinesi ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Konseyi, toplantı sonunda yayımladığı bildiride, Filistin yönetimi, İsrail askerlerinin ve yerleşimcilerinin saldırılarının sürmesinin ışığında, İsrail tarafının Şarm El - Şeyh zirvesi sırasında verdiği sözlere uymadığını açıklar denildi.
Filistin yönetimi, İsrail`in tüm Filistin topraklarında saldırılarını sürdürmeye kararlı göründüğünü bildirdi. Filistinli yetkililer ayrıca, İsrail`in Filistin halkının yaşadıkları bölgelere uyguladığı blokajı kaldırmasına rağmen Flistinlilerin hala Batı Şeria`ya giriş ve çıkışlarının engellendiği bildirdiler.
Filistinli işçilerin İsrail`e girişlerinin yasaklanmasının da ciddi bir ekonomik sıkıntı yarattığı belirtildi.
İsrail`den BM ile işbirliğine ret
Bu arada İsrail, Batı Şeria ve Gazze`deki insan hakları ihlallerini soruşturacak BM Komisyonu`yla işbirliğini reddetti.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, yaygın, sistematik ve büyük çaplı insan hakları ihlallerinde bulunan İsrail`in kınandığı BM İnsan Hakları Komisyonu karar tasarısını reddeden bir açıklama yayımladı.
Açıklamada, Bazı Arap ülkeleri ve destekçileri tarafından kabul edilen karar tasarısı, düşmanca, dengesiz ve gereksizdir denildi. İsrail`in, karar tasarısının hayata geçirilmesinde işbirliği yapmayacağı da belirtildi.
İsrail`in bazı eylemlerinin savaş suçu olarak nitelendiği karar tasarısı ABD ve Avrupa ülkeleri olumsuz oy kullanmasına rağmen önceki gün Cenevre`de 16`ya karşı 19 oyla kabul edilmişti.
Barak: Çıkarlarımızı koruyacağız
İsrail Başbakanı Ehud Barak da, İsrail`in Filistinliler ile çıkan çatışmalarda hayati çıkarlarını korumak için her şeyi yapacaklarını söyledi. Barak, bu hafta içinde ateş açılan Kudüs`teki Yahudi mahallesi Gilo`da yaptığı konuşmada, Önemli bir meydan okumayla karşı karşıyayız ve hayati çıkarlarımızda sert tutum aldığımız sürece başarılı olacağız dedi.
Barak, Hükümet, ülkenin hayati çıkarlarını korumak ve önümüzdeki sınavda birlikte haraket etmek için her şeyi yapacak ve bu sınavı yalnızca birlikte olduğumuzda geçeceğiz diye konuştu.
`Kısa vadede barış yok`
Mısır Dışişleri Bakanı Amr Musa ise, Filistin - İsrail ilişkilerinde barış sürecine derhal geri dönüşün düşünülmesinin zor olduğunu belirtti. Bakan Musa, bugün başlayacak Arap zirvesi öncesinde yaptığı açıklamada, Ortada kırılan bir şey var ve onarılması gerekmektedir. Barış süreci uzun bir süre için olumsuz etkilenmiştir dedi.
Musa, Arap Birliği devlet başkanlarının onayına sunulacak bir belge üzerinde fikir birliğine vardıklarını belirtti.
Arap zirvesinde, İsrail`in Filistinlilerle kanlı çatışmaları nedeniyle kınanması ve barış sürecindeki olası ilerlemenin de İsrail`in bundan sonraki tavırlarına bağlı olacağı uyarısında bulunulması bekleniyor.
`Araplar petrol silahını kullanmıyor`
Aşırı dinci Hizbullah örgütünün lideri Şeyh Hasan Nasrallah, Filistin - İsrail çatışmalarında Filistinlilerin yanında yer almalarına rağmen, Arapların petrol silahını kullanmaktan korktuklarını söyledi.
Hizbullah`ın faaliyet gösterdiği Lübnan`dan ABC televizyonunun Nightline programına konuşan Nasrallah, Arapların elindeki en önemli silahlardan biri petrol silahıdır. Ancak Arap liderleri, bunu bir silah olarak kullanmaya cesaret edemediler dedi.
Nasrallah, Arap petrol üreticilerinin, Batı Şeria ve Gazze`de 100`den fazla Filisitinlinin ölümüne neden olan İsrail saldırıları BM tarafından kınanana kadar petrol ihracını durdurabileceklerini söyledi. Hizbullah`ın elinde bulunan üç İsrail askerinin bırakılması için İsrail cezaevlerinde bulunan 19 Lübnanlı mahkumun serbest bırakılmasını şart koşan Nasrallah, Amaç, İsrail cezaevlerindeki Lübnanlı mahkumların serbest bırakılması. Bu konuda tam bir değişime hazırız dedi. (FİNANSAL FORUM)