Karadelikten doğdu

28.07.2003 - 09:56 | Son Güncelleme :

Tarım birliklerinin devletin elinde oyuncak olduğu karadelikli yıllarına 2.5 yıl önce özerkliğine kavuşarak son veren TARİŞ, 128 bin üreticisiyle bir dünya markası olma yolunda ilerliyor. TARİŞ`e birçok ülkeden franchising almak için teklif yağıyor

Özerkleştikten sonra yeniden yapılanma sürecine giren TARİŞ, `karadelik` olmakla suçlandığı günlerden, 2.5 yıl gibi kısa bir zamanda başarının parlayan yıldızı olarak çıktı karşımıza. TARİŞ Pamuk Birliği, Ege`de üretimden satışlarda 6`ncı sırada yer alırken, Zeytinyağı Birliği de TARİŞ`i adeta sırtında taşıyarak, yeni imajıyla Türkiye`de zirveye oturttu. TARİŞ Zeytin Birliği`nin şimdiki hedefi bir dünya markası olmak.

Yıllardır iktidarların seçim öncesinde beklentileri doğrultusunda hareket eden TARİŞ, ÇUKOBİRLİK ve FİSKOBİRLİK gibi Türkiye`nin en önemli tarım satış kooperatif birliklerinin isimleri zararla özdeşleşti. Siyasilerin arpalıkları halini alan birlikler, gereğinden fazla personel almlarıyla kendi sektörlerine yanıt veremez hale geldiler. IMF`nin de isteğiyle birlikler 2000 yılından itibaren özerkleştiler. Yeniden yapılanmayı tek başına başaran ve profesyonel adımları zamanında atan TARİŞ kısa sürede diğerlerinden farkını gösterdi ve Ege`den dünyaya açılan bir pencere oldu.

TARİŞ`in yenilenen ambalajlarında satışa sunulan zeytinyağları, gerek kalite, gerek güvenilirliği ile yurtdışında da gözde oldu. New York, Londra, Paris gibi metropollerden TARİŞ`in `franchising`ini almak için teklifler yağmaya başladı. Mudo, Volkswagen bile ürün tanıtımlarının yanında yenilenen ambalajlarıyla TARİŞ zeytinyağına yer verdi. Vitrinleri süsleyen TARİŞ zeytinyağı, artık bir prestij ürün olarak Ta-Ze marketlerinde Suadiye, Maslak gibi özel satış noktalarında da tüketiciye sunuluyor. TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, özerkleşmeyle birlikte kabuğundan çıkıp sektörde zirveye oturan TARİŞ`i AKŞAM`a anlattı.

Popülist politikaların kurbanıydık

1915 yılında üretici kooperatifi olarak kurulan TARİŞ`in, uzun bir dönem süren devlet yönetiminin ardından Haziran 2000`deki özerkleşme süreciyle nasıl kendi ayaklarının üzerinde durduğunu Çetin şöyle anlatıyor:

`Ülkeyi yönetenlerin popülist politikalarına alet edilen TARİŞ, gerçek misyonundan uzak kalıyordu. Her hükümet değiştiğinde genel müdürler ve personel de değişiyordu. Kadrolar siyasilerin yakınları ile dolduruluyordu.`

Herkese maaş bağlanıyordu

Birliklerin devletin elinde oyuncak olduğu günleri aktaran Cahit Çetin, `Sanayi ve Ticaret Bakanlığı`nda, görmediğimiz, adını bile bilmediğimiz insanlara birliklerden maaşa bağlanıyordu. Bu bozuk düzeni yaratan politikacılar, gelinen olumsuz noktanın adını da yine kendileri `kara delik` olara koydular. IMF`in `Niyet Mektubu`nda birliklerin özerkleştirilmesi şartı nedeniyle devletle ilişkiler zorunlu olarak kesildi. Artık IMF zoruyla birlikleri boşuyorlar ama her boşanmada olduğu gibi çocuklara verilmesi gereken nafakayı vermiyorlar. ARIP (Tarımsal Kalkınma Projesi) adı altında yine hükümet aracılığıyla yeniden yapılandırmaya çalışıyorlar. Ama biz TARİŞ olarak, birliklerin özerkleşmesinden sonra, atılıma geçtik. 2000`den sonra özgürlüğümüzün bedellerini de ödeyerek hızla globalleşen dünyada piyasa ekonomisinin kurallarına uyum sağladık. Zaten kafa olarak da buna hazırdık. Devletin yüksek faizli desteklemelerini kabul etmedik. Kadrolarımızı yeniledik, kendi kendimizi yönetmeye başladık. İmaj yenilemesinden, ambalajlarımızın yenilenmesine kadar yerelden evrensele ulaşan bir anlayış içinde tepeden tırnağa Zeytin Birliği`ni yeniledik. İşin sırrı ise önce güven, kararlılık, inanç ve gelişip değişen dünya pazarlarını takip etmektir` dedi.

Tarım vardı satışın `s`si yoktu

`TARİŞ`te `tarım` var ama `satış`ın `s` si bile yoktu` diyen Çetin şöyle devam etti: `Biz önce eksikliklerimizi belirledik. Türk tüketicisine ve dünya pazarlarına nasıl ulaşabileceğimizi tartıştık. Ortaklarımızdan aldığımız ürünü satabilmek için dünya ticaretine uygun bir dinamizm kazanmamız gerekiyordu. Bunun için önce TARİŞ Zeytin A.Ş.`yi 28 bin üreticinin sermayesi ile kurduk. Bu yapılanma içinde 33 kooperatif yer aldı. Eski Genel Müdürümüz Fatih Cenikli`yi de başına getirdik. Ambalaj yenilenmesi ve tanıtım atağı ile birlikte zeytinyağının en çok pazar bulacağı İstanbul ve Ankara`da bürolar açtık. Türkiye`nin bütününü kapsayan bir pazarlama ağı kurduk. Reklam ve ürün gamında yeniliklere gittik. Türkiye`de olmayan ambalaj tarzları ile ürünümüzü piyasaya sunarken, zeytinyağının önemini ve yararlarını da tüketiciye anlatmaya çalıştık. Suadiye`de mağaza açtık, Mudo mağazalarında ürünlerimiz sergileniyor. Tüm uygulamalar TARİŞ Zeytin Birliği`nin prestijini artırdı. İnternet, günümüz dünyasının çok önemli bir iletişim aracı. Artık insanlar marketlerden bile sanal dünya arıcılığı ile alışveriş yaparken biz bundan geri kalamazdık. Kurduğumuz `www.tariszeytin.com.tr` adresli web sitemiz aracılığı ile tüm dünyaya açıldık. Bu alanda ödüller de aldık. Şimdi hem yurtiçinden hem de yurtdışından internet yoluyla önemli talepler alıyoruz. Bu da bizi gelecek için daha da umutlandırıyor.`

Yüzde 29 pay ile lider

TARİŞ`in pazarı payının yüzde 29 olduğunu belirten Çetin şöyle devam etti: `Türk çiftçisi özel sektörden bile güzel işler yapıyor dedirttik. Düne kadar sektördeki pazar payımız yüzde 11 idi ve 5. sırada yer alıyorduk. Şimdi yüzde 29`luk piyasa payı ile pazarın lideriyiz. Ciromuz 120 trilyon liraya ulaştı. Üretim safhasında ARGE`si olan tek kuruluş TARİŞ`tir. Uzman elemanlarımız üreticiyi sürekli bilinçlendiriyor. Sürekli gübre ve toprak tahlilleri yapılıyor. Üretim aşamasında üreticiye çeşitli uyarılarda bulunuluyor, kalıcı etki bırakmayan ilaçlar ve organik gübreler öneriliyor. Dolayısıyla zeytinin ve zeytinyağının kalitesi de yüksek oluyor. Üretimin her aşamasında Uluslararası Zeytinyağı Konseyi`nin kriterlerine harfiyen uyuluyor. Tüketici ürünü alırken, hangi yörenin yağını aldığını biliyor. Böyle bir şans da yalnızca TARİŞ zeytinyağında var.`

15 trilyon liralık yatırım

TARİŞ`in bir dünya markası yolunda ilerlediğini söylen Cahit Çetin, `New York ve Londra`dan inanılmaz boyutlarda talepler geliyor. Ayrıca Fransa, Kuzey Kaliforniya ve Almanya`dan teklifler aldık. İlk önce Londra ve New York`a franchising vermeyi planlıyoruz. İhracatımız yükselen bir trend içinde. Türkiye`nin kutulu zeytinyağı ihracatı 4-5 bin ton dolayında; TARİŞ olarak birkaç yıl içinde bunun tamamını gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Alsancak`ta kent merkezinde kalan zeytinyağı kombinamızı Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi`ne taşıyoruz; 15 Eylül`de açılışını yapacağız. 15 trilyon liralık yatırım ile ülkemizin en modern rafine ve dolum tesisini kuruyoruz. 33 ülkeye satış yapıyoruz. Şimdi ihracatımızı 7 bin tonluk ihracat rakamına ulaşmak istiyoruz. Yurtdışında marketlerin raflarında kalıcı bir marka olmayı hedefliyoruz. İç pazardaki 600-700 tonluk satışımızı daha da yukarılara çekeceğiz` diyerek sözlerini tamamladı.

Nüfus cüzdanlı zeytinyağı

Ege kültürünü zeytinyağına birebir yansıtan TARİŞ, bölgenin farklı yörelerinin tatlarını ve kokusunu 63 farklı yağa dönüştürmüş. Ege Koleksiyonu adı verilen serinin nasıl doğduğunu Cahit Çetin şöyle anlatıyor: `Ege adeta zeytin cenneti ve her yörenin zeytininin kendine has tadı var. Dolayısıyla elde ettiğimiz yağların da kendine özgü tadı oluyor. Bunu dikkate alan bir üretim ve pazarlama anlayışı geliştirdik. Zeytinyağı, tek bitkisel yağdır; diğerleri tohum yağıdır. Bu nedenle zeytinyağı da şarap gibi farklı tadları içerir; örneğin kekik, fındık, ceviz, elma gibi kokuları barındırır. Deniz gören ağaçların ürünleri bile farklı tadlar içerir. Biz bunu dikkate alarak ürünleri ayırdık. şu ana kadar 63 çeşit zeytinyağı geliştirdik. Yıl sonuna kadar hedefimiz 93. Bu ürünlerin şişelerinin üzerine yapıştırdığımız nüfus cüzdanına benzer etiketlerde, zeytinyağının yöresini, özelliklerini, yetişme koşullarını, asit değerlerini, iklim özelliklerini içeren bilgilere yer verdik.`

TARİŞ`i başka şişede görünce karar verdik

TARİŞ Zeytin A.Ş.`nin Genel Müdürü Fatih Cenikli de ambalaj yenileme serüvenini şöyle anlatıyor: `Bir akşam İzmir`in Kordonboyu`ndaki ünlü balık restoranı Deniz`de yemek yerken, zeytinyağı istedim. TARİŞ dışında bir markanın zeytinyağını getirdiler. Ben de şefe, `TARİŞ zeytinyağı kullanmıyor musunuz?` diye sordum. Şef; `Efendim içindeki zaten TARİŞ zeytinyağı. Ama ambalajı kötü olduğu için müşteriye farklı bir markanın şişesiyle sunuyoruz` dedi. İşte bu yanıt, bizim ambalaj atağımızın temelini oluşturdu. Zeytinyağının tarihteki serüveni 6 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Çıkış noktası da Anadolu. Biz de ambalajlarımızı hazırlarken bu 6 bin yıllık kültürü göz önünde bulundurduk. Zeytinyağlara Ege`nin tarihinden, mitolojisinden esinlenerek isimler verdik. Geçmişten miras aldığımız isimleri etiketlerimize taşıdık.`

Edremit `Eolia` Ayvalık `Aivealy`

Şişe ve etiketlerin yaratıcısı Heykeltıraş Yusuf Can Erçin, TARİŞ ile çalıştıktan sonra arkadaşları tarafından `Heykel TARİŞ` diye çağrıldığını söylüyor. Şişelerin ve etiket tasarımının özgün olmasına özen gösterdiğini anlatan Heykeltıraş Erçin, `Yemek yapmak 8`inci sanat olarak kabul ediliyor` diyor ve şöyle devam ediyor: `Zeytinyağı da çok özel bir ürün ve üretimi de sanat gerektiriyor. Doğal bir ürün çünkü ve tarihsel bir geçmişi var. TARİŞ de çok büyük ve köklü bir kuruluş. Belli bir itibarı var. Tüm bunları bir süzgeçten geçirip bir potada eritip buluşturmak, günümüze uyarlamak gerekiyordu. Çağdaş olalım, kimseyi taklit etmeyelim dedik. Duruş biçimi önemliydi önemliydi. Biraz da bir provokasyon yapalım istedik. Zeytin dalı gibi klasik şeylerden uzak durduk, çok güzel tepkiler de aldık ve bu da bize cesaret verdi.` Tasarımlarına ve etiketlere Ege`nin tarihi geçmişini de taşıdığını anlatan Heykeltıraş Erçin, ambalajlarımızda doğal malzemeden de yararlandık, `Amforaların modernize edilmiş şeklini TARİŞ ambalajlarına uyarladık. isim verirken örneğin Edremit Körfezi`nin tarihteki adı olan (Eolia) ve Ayvalık`ın tarihteki adını (Aivealy) kullandık` diye konuşuyor.

128 bin ortağı var

İncir, Üzüm, Pamuk, Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri, Ege Bölgesi`nde 65 yerleşim biriminde 106 tarım satış kooperatifi, 127 bin 900`ü aşkın üretici ortağı ile Türkiye`nin ilk ve en büyük kooperatif kuruluşu. 1943 yılında ilk Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri kurulmuştur. TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği, bugün Aydın, Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Manisa ve Muğla il ve ilçelerinde yayılmış, 33 kooperatif, 28 bin üretici ortak, 28 adet modern kontinü sistem zeytin sıkma tesisi, salamura işletmeleri, İzmir` de kurulu Zeytin ve Zeytinyağı Kombinası ve Gömeç` te kurulu Pirina Entegre Tesisi ile sektörde en büyük kuruluş olarak faaliyetini sürdürüyor.

Sofralara şıklık sunuyor

Özel zeytinyağların yanısıra sofralara şık bir görüntü katmayı düşünen TARİŞ, aksesuarlarıyla da farklı. `www.tariszeytin.com.tr` adresindeki sanal mağazada ve İzmir Konak Pier mağazalarında satılan bu ürünler, sofralara İtalyan şıklığı getiriyor. Kendi soslarınızı hazırlayabileceğiniz sosluklar, özel yağ spreyleri ve şişelerin ucuna takılan yağı istediğiniz ölçüde kullanmanızı sağlayan aparatlar ve daha bir çok ürünü bulmak mümkün.

Borsa`ya giriyor

Çetin TARİŞ`in halka açılma planlarını da anlattı: `2001 yılının kasım ayında faaliyete geçen Zeytin A.Ş.`yi önümüzdeki süreçte halka da açmayı planlıyoruz. Bu şirketimiz TARİŞ`in finansman ihtiyacını karşılayacak bir güce ulaşacak. 50 milyon dolarlık finansman ile Borsa`da güven unsuru olacağız.` Türkiye`de hiçbir firmanın teknik olarak TARİŞ kalitesine ulaşması mümkün değil` diye sözlerine devam eden Çetin, `33 kooperatifin 28`inde özel sıkma sistemine sahip 50 dolayında makine var. Kendi ortaklarımızın ürünlerini alıyoruz; yani aldığımız ürünün niteliğini özelliklerini biliyoruz. Kooperatiflerimizin sınırı Çanakkale Ezine`den başlayıp, Muğla Fethiye`de bitiyor.`



Bu haberi okuyanlar bunları da okudu
 
KAPANIŞLAR (BIST)
BUGÜN 1000 TL NE OLDU?
994 TL        
BORSA
1.004 TL        
DOLAR
1.002 TL        
EURO
1.004 TL        
ALTIN
 
bigpara

Copyright © 2024 Tüm hakları saklıdır.
Hürriyet Gazetecilik Matbaacılık A.Ş.

YASAL UYARI:
Piyasa verileri Foreks Bilgi İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. Üye girişi yapılan Canlı Borsa sayfaları haricinde Hisse senedi verileri 15 dk gecikmelidir. Tahvil-Bono-Repo özet verileri her durumda 15 dk gecikmelidir.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bununla beraber gerek site üzerindeki, gerekse site için kullanılan kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve sitedeki bilgilerin kullanılması sonucunda yatırımcıların uğrayabilecekleri doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan, kar yoksunluğundan, manevi zararlardan ve üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararlardan dolayı Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez.

BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz.