`İhracat yapıyoruz kâr edemiyoruz Başbakanım`

İSO Başkanı Küçük, ekonomide görünürdeki iyi gidişe rağmen endişelerin devam ettiğini belirterek, Daha fazla zarar görmemek için girdi maliyetleri aşağıya çekilmeli dedi

Sanayici ihracatçılar, İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) 40. Olağan Genel Kurulu`na katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`dan ihracatın önündeki engellerin kaldırılmasını istedi. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, Türkiye ekonomisinde görünürdeki iyi gidişe rağmen, geçmişten gelen istikrarsız yapının verdiği tedirginlik nedeniyle endişelerinin devam ettiğini belirterek, Kurların düşük seyretmesi, ekonominin belli alanlarında pozitif etki yaratıyor olsa da, ihracatçı sanayici açısından büyük kayıplara neden olmaktadır. İhracatçı sanayicimizin daha fazla olumsuz etkilenmemesi için girdi maliyetleri bir an önce aşağıya çekilmelidir dedi.

NASIL REKABET EDERİZ?
500 büyük sanayi kuruluşunun 2002`de ihracatını yüzde 20.4 oranında arttırdığına ancak kâr edemediğine dikkat çeken Küçük, şunları söyledi

2002 yılı sonuçları, 2002`deki nispi iyileşme hariç, son 10 yılda ekonomik karlılığın önemli boyutta küçüldüğünü ortaya koymaktadır. Kar edemeyen, kaynak yaratamayan sanayicinin teknolojisini yenilemesi, yeni yatırımlar yapması, istihdam yaratabilmesi, rekabet gücünü geliştirebilmesi nasıl mümkün olabilir? Yine 500 şirkette net katma değerin brüt katma değer içindeki payı 1992 yılında yüzde 74.3`ken 2002`oe bu oran yüzde 43.5`e gerilemiştir. Bu gerilemenin başlıca nedeni, üretim maliyetine giren dolaylı vergilerdeki hızlı yükseliştir. 1992 yılında brüt katma değerin yüzde 10.5`i net dolaylı vergiler iken, bu oran 2001`de yüzde 36.4`e, 2002`de yüzde 36.6`ya yükselmiştir. Son 10 yılda GSMH`daki vergi yükünün yüzde 44.3 oranında artması da bu gelişmeyi teyit etmektedir. Dolaylı vergilerdeki bu artış, reel sektörün kaynak yaratamamasının en önemli nedenlerinden biridir. Burada vergi reformunun bir an önce yapılarak, verginin tabana adil ve dengeli bir şekilde yayılıp, kayıtdışı ekonominin acil olarak kayıt altına alınmasının gereği bir kez daha ortaya çıkmaktadır. AB ile gümrük birliği 7 yıldır devam etmektedir ve Türk sanayii, bu süreçte yüksek maliyetlerle karşı karşıya kalsa da başarılı bir sınav vermiş, küresel rekabete uyumda da direncini artırmıştır. Ancak bu azim ve fedakârlık tek başına yeterli değildir. Sürdürülebilmesi için Türk sanayicisi uluslararası rakipleriyle arasında, yüksek vergi ve sigorta primlerinden enerji ve hammadde girdi maliyetlerine kadar varolan eşitsizliğin kaldırılmasını talep etmektedir.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, AB`ye üyelik için müzakere tarihinde yeni bir gecikmenin, ilişkilerin nihai hedefi konusunda tarafları revizyona itme ihtimali gibi bir tehlike doğuracağını söyledi. TİM Başkanı Oğuz Satıcı ise, AB`ye katılmanın Türkiye`nin gelişme ve ilerlemesi için büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayarak, ``Bu çerçevede öncelik, artık bize dar gelen Gümrük Birliği`nin genişletilmesi olmalıdır`` dedi.

`Sermaye düşmanına asla izin vermeyiz`
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da konuşmasında, sermaye düşmanlığına, sermayenin karşısına dikilmeye bu hükümetin asla izin vermeyeceğini söyledi. Erdoğan`ın bu sözleri salondan büyük alkış aldı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü

``Çünkü bu ülkemizin kazanması demektir. Asla sermaye düşmanlığına, asla sermayenin karşısına dikilmeye veya ona estek köstek olmaya bu hükümet müsaade etmez. Baştan beri biz bu anlayışla yürüyoruz. Çünkü bunun edebiyatını çok yaptılar. Dün seyrettiyseniz, izlediyseniz, mesela gece 3`e kadar ben televizyonu izledim Meclis`ten ayrıldıktan sonra. Niye? Bakayım Meclis`teki arkadaşlarım hala ne yapıyor, işi takip ediyor mu etmiyor mu? Niye? Şu kambiyo rejimini halledelim. Bu hassasiyetleri biz sadece bunun için gösteriyoruz.``

İşsizlik sorununa da değinen Başbakan Erdoğan, TOBB`un toplam üyesinin 5 milyonu bulduğunu hatırlatarak, ``Madem bu kadar esnaf, bu kadar oda üyesi var, herbiriniz yanınıza birer kişi alsanız, o zaman resmi işsiz çözümünü halletmiş oluruz dedi.