Borsada ralli erken mi başladı?

17.11.2014
Bu hafta pusulada borsada ralli erken mi başladı, altında yükseliş sürecek mi ve doların tahtı sarsılıyor mu sorularına yanıt arayacağım

<ımg class="yeniImg" border="0" hspace="10" vspace="5" src="http://i.bigpara.com/i/55big/eral_karayazici.jpg" align="left">Bu hafta pusulada borsada ralli erken mi başladı, altında yükseliş sürecek mi ve doların tahtı sarsılıyor mu sorularına yanıt arayacağım.

Eral Karayazıcı
Gedik Yatırım Yurtiçi Satış Müdürü
ekarayazici@gedik.com

BIST ile başlayalım. Önceki hafta dünya borsaları ılımlı pozitif seyrederken % 3,3 değer kaybeden Borsa İstanbul geçen hafta müthiş bir geri dönüş ortaya koyarak dünyanın yatay seyrettiği bir periyotta % 4,2 yükselip haftayı 81.200 ‘de tamamladı.

Bu yükselişle kasım ayının ikinci haftasında izlediğim 21 hisse marketi içinde en iyi performansa imza atan BIST’de düşen petrol fiyatları, beklenti altında gerçekleşen eylül cari açık verisi ve çözüm sürecinde tıkanıklığın aşıldığına yönelik haber akışı başlıca katalizörler oldu.

<ımg class="yeniImg" border="0" src="http://i.bigpara.com/i/55big/17112014_tablo1.jpg">

Haftalardır borsayı 2015 yılına yönelik bir ralli hazırlığı içinde gördüğümü, Haziran 2015 seçimleri öncesinde BIST100’ ün 90.000-92.000 bandına, yılın ikinci yarısı içinde ise 100.000 – 110.000 bandına ulaşabileceğini düşündüğümü paylaşıyordum.

Bununla birlikte FED faiz artırım fiyatlaması geride kalmadıkça rallinin başlamasının da güç olduğunu, beş aydır 72.600 -  84.350 aralığında devam eden yatay seyir ve sıkışma eğilimin 2-3 ay daha sürmesini beklediğimi ifade ediyordum.

Her ne kadar geçen haftaya yönelik olarak endeksin bankalar önderliğinde direnç seviyelerine atak yapabileceğini öngörmüş olsam da 80.500 puanında aşılması benim için sürpriz oldu.

FED Depremi

Bazı kavram kargaşalarının önüne geçmek adına bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.  Finansal bir deprem şiddetinde güçlü piyasa etkisi gösterecek faktör bence ABD Merkez Bankasının ne zaman faiz arttıracağı değil.

Evet FED çok büyük bir olasılıkla 2015 ortalarında ( genel beklenti 17 haziran 2015 veya 29 temmuz 2015 tarihli toplantıda ) ilk faiz artırımını gerçekleştirecek ve bir yol kazası oluşmazsa faizler iki sene boyunca yükseltilecek.

Bir grup analist bu nedenle 2015 yılının çok zorlu geçeceğini, dolardaki yükselişin süreceğini düşünüyor. Saygı duymakla birlikte ben bu görüşe katılmıyorum.

Başka bir deyişle FED faizleri yükseltirken doların yükselmesini ve gelişen ülke borsalarının & altının baskı altında kalmasını beklemiyorum.

Piyasalarda FED etkisinin faiz artırımının gerçekleşmesi ile değil sinyalinin verilmesi ile yaşanacağı ve 4-5 haftalık bir çalkantıyı takiben bu faktörün piyasa etkisi yaratma kabiliyetini ( tıpkı varlık alımlarının azaltılmasında olduğu gibi ) yitireceği görüşündeyim.

Bu işin geleneği sinyalin vakadan 6 ay kadar önce verilmesidir. Bu nedenle 2015 ortasında başlayacak faiz artırımlarına yönelik fiyatlama büyük bir olasılıkla önümüzdeki 2-3 ay içinde FED ‘den gelecek sinyal ile başlayacak ve bir set halinde fiyatlanacaktır.

Bu depremin borsalarda ve altında değer kaybına neden olarak çok önemli bir alış, dolarda yükselişe neden olarak çok önemli bir satış fırsatı sunacağını düşünüyorum.

Çünkü 4-5 hafta süreli bu çalkantıyı takiben 2015 genelinde borsaların ve altının yukarı, doların ise aşağı eğimli uzun soluklu ( 1-2 yıl ) bir trende gireceği görüşündeyim.

FED geri adım mı atıyor?

Yellen hafta içinde çok önemli bir açıklama yaptı. ABD Merkez Bankası Başkanı “ FED’in istihdam ve fiyat istikrarına ilişkin sorumluluklarını yerine getirebilme becerisinin küresel piyasaların kavranmasına ve ABD politikasının dünya genelinde diğer ekonomileri nasıl etkilediğine bağlı.

Ekonomi ve finansal sistem artan şekilde küresel hale geliyor. Sorumluklarımızı yerine getirmemiz, finans piyasalarındaki bu gelişmelere ve ABD ekonomisini etkileyen dünya genelinde diğer ekonomilere ilişkin derin bir anlayışa sahip olmamızı gerektiriyor” diyerek,

FED faiz artırımı için acele etmeyecek ve 17 Aralık’ta faiz artırım sinyali vermeyecek algısını kuvvetlendirdi.

Bu açıklamanın Türkçe meali; ABD ekonomisi kendi dinamikleri ile faiz artırımına hazır olsa da, bu yönde bir hamle dünyaya olumsuz yansıyarak bir bumerang olup gelip bizi vuracaksa adım atmak için acele etmeyiz.

FED başkanının bu açıklaması 17 Aralık’ta faiz artırım sinyali verilmesi olasılığını görece azalttı, ancak tamamen ortadan kaldırmadı.

Son iki FED toplantısında piyasanın yaşadığı hayal kırıklıklarını da göz önüne alırsak sinyal çıkmasa bile bu toplantıda Yellen’in şeffaflık ve FED depremini taksitler halinde yaşatma stratejisi ekseninde kısıtlı negatif piyasa etkisi yaratacak mesajlar ile karşılaşabiliriz.

Önceki yazılarda olası FED depremi için 17 Aralık ve 28 Ocak tarihli toplantıları potansiyel tehdit olarak gördüğümü aktarıyordum.

Yellen’in bu açıklamalarını takiben 17 Aralık’ın riskinin tamamen ortadan kalkmasa bile yumuşadığını ve seçeneklere olasılığı görece düşük olsa da 18 Mart 2015 tarihli toplantıyı da ilave etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

FED dışında risk yok mu?

Olmaz mı, başta Rusya ile Batı arasında sert bir satranca dönüşen Ukrayna faktörü olmak üzere elbette pozitif havayı bir anda alabora edebilecek pek çok risk başlığı var.

Ancak kabul edelim ki piyasalar hiçbir zaman Fethiye ölüdeniz tadında bir gündeme sahip olmuyor. Daima bir adrenal bir heyecan süregelir. Bu nedenle paragraf paragraf kötüyü çağırmak yerine uç veren sivilce misali dikkate almamız gereken iki riski irdeleyelim.

Dünya borsalarında yükseliş sürecek mi?

Ekim ortasında eyvah Yunanistan nidaları eşliğinde 15.850 puana kadar gerileyen Dow Jones ( ABD ) beş haftada % 11 artış kaydederek geçen haftayı 17.635 seviyesinde tamamladı.

Başta öncü endeks DJ Transport olmak üzere bu cephede patinaj işaretleri var ve olası bir negatif habere karşı kırılganlık göstereceğe benziyorlar.

Grafiği büyütmek için grafiğin üzerini tıklayın...

<ımg border="0" src="http://i.bigpara.com/i/55big/17112014_grafik1.jpg">

Öte yandan Alman DAX endeksi bu periyotta 8.350 puandan başlattığı yükselişte daha kısıtlı bir harekete imza atabildi ve geçen haftayı 9.250 puanda tamamladı.

Haziran zirvesi olan 9,900 puanın hayli uzağında olan panzerlerin borsası kısa vade adına her iki yöne de hızla hareket edebilecek dikkat çekici bir sıkışma içinde. Aynı durum diğer Avrupa borsaları için de geçerli.

DAX’ın dünyaya vereceği ritim Borsa İstanbul’u da güçlü şekilde etkilemeye aday görünüyor. Peki DAX ne tarafa yönelecek?

Önümüzdeki 3-4 ay boyunca başta DAX uluslararası piyasalar üzerinde belki de FED ‘den sonra en etkili faktör Yunanistan olacağa benziyor.

Grafiği büyütmek için grafiğin üzerini tıklayın...

<ımg border="0" src="http://i.bigpara.com/i/55big/17112014_grafik2.jpg">

10Y tahvil faizi eylül ayında % 6 olan Yunanistan, ekim ayı içinde yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ( Şubat 2015’de ) etkisi ile popülist söylevlere yönelince faiz % 9 ‘a kadar yükselmişti.

Piyasanın sopası Yunanistan’da politikacıları yeniden ılımlı bir çizgiye yönelttiyse de, tahvil yatırımcılarının kırılan güveni nedeni ile 10Y Yunan faizi halen % 8 ‘in üzerinde seyrediyor.

Geçen haftayı % 8,14 ile tamamlayan Yunan faizi ritmik olarak bu hafta % 8,00 – 8,30 bandını terk etmeye aday görünüyor. Belki de dünya genelinde bir akımı tetikleyebilecek bu cephede faizin düşmesi piyasalara pozitif, sıçrama kaydetmesi negatif yansıyacaktır.

Son çeyreği % 0,7 büyüme ile tamamlamayı başaran Yunanistan’da gerek Atina Borsası gerek ise tahvil cephesi haftayı hareketli geçireceğe ve dünyayı da etkileyeceğe benziyor. Yunan tahvilini bu hafta özelinde önemi artacak bir öncü gösterge olarak yakından takip etmenizi öneririm.

Borsa İstanbul

Cuma gününü düşmemeyi başararak tamamlayan BIST bu haftaya da talepli başlamaya aday görünüyor. Ancak pozitif açılışı takiben yaşanacakları öngörmek kolay değil.

Haftanın ilk işlemlerinde 82.200-82.300 bandının frenleyici etkisi yurtdışından gelecek negatif sinyaller ile desteklenirse kasım ayının üçüncü haftası satıcılı bir seyre sahne olabilir.

Başta Alman DAX endeksinin performansı olmak üzere dış etkinin olumlu havayı beslemesi durumunda ise geçen haftayı anımsatan bir coşku ile endeksin yükselmesi zor gözükse de banka dışı kesimde hisse bazı hareketler önderliğinde ılımlı pozitif bir seyir görebiliriz.

Grafiği büyütmek için grafiğin üzerini tıklayın...

<ımg border="0" src="http://i.bigpara.com/i/55big/17112014_grafik3.jpg">

Psikolojik olarak 80.000 üzeri bir endeks yatırımcılara hisse senedi fiyatlarının yüksek olduğunu düşündürebilir.

Yukarıda sağda yer alan grafikte açıkça görülebileceği üzere endeks dolar bazında nerede ise 7 yıldır aynı seviyenin etrafında ( 35.000 $ ) dalgalanıyor ve hisse senedi fiyatlarının pahalı olduğunu söylemek haksızlık olur.

Artan öz-sermayelerin neden olduğu birikmiş prim potansiyeli ile yaşanacağını düşündüğüm 2015 rallisinin bir diğer teyidi yukarıda solda yer alan grafik.
Bollinger bandının ( kırmızı çizgiler ) alt ve üst zarfı otoyoldaki bariyerler gibi savrulmalarda endeksin ( mavi çizgi ) hangi seviyeye kadar düşebileceği veya yükselebileceği hakkında fikir veriyor.

Bandın alt ( 74.000 ) ve üst ( 83.000 ) zarfındaki sıkışma orta vade adına sert hareket hazırlığına işaret ediyor.

Şirket öz-sermayeleri artmaya devam etmesine rağmen BIST’in 4 yıldır 75.000 puan civarında dalgalanması ve bu pozitif unsurun borsaya güçlü bir prim gerekçesi üretmesinin  yanında endeksin teknik olarak sıkışma göstermesi 2015 yılının ralliye sahne olacağı yönündeki beklentimin teknik gerekçesi.

Başka bir deyişle 2015 ralli beklentimin temel dayanağı artan öz-sermayelerin fiyatlara yansımamış olması, teknik gerekçem son 3 ayda belirginleşen sıkışma. Takvimsel olarak ise bu hareketin eyvah FED furyasını takiben yaşanacağını tahmin ediyorum.

Bununla birlikte kısa vadede bollinger bandının üst zarfının 18 ay sonra gerçekleşebilecek ilk denemede yukarı geçilmesinin de zor olduğunu düşünüyor, BIST 100 endeksinin yılbaşına kadar olan kesitte 83.000 seviyesinin kalıcı biçimde aşmasını beklemiyorum.

Bu nedenle de FED veya Yunanistan kaynaklı bir satış dalgasında 75.000 puanın altına sarkma riski geçerliliğini korurken, bu iki riskten biri realize olmasa dahi yakın vadede ritmik bir esneme ile de endeksin en azından 79.000 puana gerileyebileceği görüşündeyim.

Bu bakıma özellikle de endeks hafta içinde 83.000 puana ulaşmayı başarırsa, önümüzdeki haftalarda oluşabilecek alım fırsatlarından yararlanmak üzere yatırımcıların hisse senedi ağırlıklarını azaltabileceklerini düşünüyor, Borsa İstanbul’da rallinin 2015 yılı ilk çeyreği içinde başlayacağı yönündeki görüşümü koruyorum.

Döviz Cephesi

Döviz cephesinde Euro’yu dolara kıyasla daha güvenli bulmaya devam ediyorum. Bu bakıma dövize yatırım yapmak isteyen tasarruf sahiplerinin 2,74 – 2,76 bandında Euro’da pozisyon alabileceği görüşündeyim.

Dolar cephesinde ise 2,21 ve 2,18 desteklerinin kısa vadede ibreyi yeniden yukarı çevirebileceğini düşünmekle beraber bu cephede olasılığı daha düşük olmakla birlikte 2,15 riskini de masada görüyorum.

Döviz sepeti olarak 2,50 seviyesini önemli bir destek olarak görüyor, geri çekilmenin 2,46’ya kadar devam etmesi durumunda bu seviyenin kısa vade adına bir alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyorum.

Altın Cephesi

Altın geçen hafta özellikle de FED Başkanı Yellen’in açıklamalarını takiben başarılı bir performansa imza atarak kapanışı 1.189 dolar seviyesinde gerçekleştirdi.

Bu cephede geçen hafta da paylaştığım 1,225 dolara yönelim olasılığının geçerliliğini koruduğunu düşünüyor, gram fiyata yansımasının ise kısıtlı kalacağı ve 87 TL ‘nin aşılarak major direnç 91 TL ‘ye yönelim için Ukrayna veya IŞİD kaynaklı negatif sürprizlere ihtiyaç olduğu görüşündeyim.

Altın cephesinde güçlü bir yükselişi engelleyen en önemli faktör olan FED faiz artırım fiyatlaması geride kalmadıkça yukarı yönlü atakların kısıtlı kalacağını varsaymak daha gerçekçi.

Ancak 2015 ilk çeyreği içinde FED faiz artırım fiyatlaması da tamamlandıktan ( bu bölümde 1050 dolara kadar dahi düşebilir ) sonra bu geleneksel yatırım aracı adına,

Düşüşe neden olan olumsuzlukların geride kaldığı & yeterince fiyatlandığı son derece elverişli şartların oluşacağını ve bir yılık vadede 1,500-1,600 dolar bandını hedefleyen ölçülü bir rallinin başlayacağını düşünüyorum.

Anlık – Günlük Değerlendirmeler

Genel stratejiye yönelik görüşlerimi her pazartesi BIG PARA ‘da yayınlanan köşe yazım Pusula ile okurlara aktarırken, haber akışına bağlı anlık değerlendirmeleri & günün içindeki seyre yönelik tahminlerimi twitter adresimde (@eralkarayazici) düzenli olarak paylaşıyorum.

Bir sonraki Pusulada görüşmek dileği ile...

  • BIST
  • DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
8.979 Değişim: 1,96% Hacim : 52.400 Mio.TL Son veri saati : 14:21
Düşük 8.864 28.03.2024 Yüksek 9.030
Açılış: 8.864
32,3274 Değişim: 0,24%
Düşük 32,2225 28.03.2024 Yüksek 32,3526
Açılış: 32,2508
35,0823 Değişim: -0,11%
Düşük 34,8851 28.03.2024 Yüksek 35,2158
Açılış: 35,1216
2.300,32 Değişim: 1,00%
Düşük 2.270,83 28.03.2024 Yüksek 2.301,18
Açılış: 2.277,54
  • PİYASALAR
  • ENDEKSLER
Sembol Son %
bigpara

Copyright © 2024 Tüm hakları saklıdır.
Hürriyet Gazetecilik Matbaacılık A.Ş.

YASAL UYARI:
Piyasa verileri Foreks Bilgi İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. Üye girişi yapılan Canlı Borsa sayfaları haricinde Hisse senedi verileri 15 dk gecikmelidir. Tahvil-Bono-Repo özet verileri her durumda 15 dk gecikmelidir.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bununla beraber gerek site üzerindeki, gerekse site için kullanılan kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve sitedeki bilgilerin kullanılması sonucunda yatırımcıların uğrayabilecekleri doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan, kar yoksunluğundan, manevi zararlardan ve üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararlardan dolayı Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez.

BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz.